Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2008/19123 E. 2009/8706 K. 16.06.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/19123
KARAR NO : 2009/8706
KARAR TARİHİ : 16.06.2009

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere ve temyiz nedenlerine göre davalı iş verenin, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan tüm temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacının iş kazası sonucu % 36 oranında sürekli iş göremezliğe uğradığı olayda davacının % 40 davalı işverenin % 60 oranında kusurlu olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
B.K’nun 47. Maddesinde hakimin bedensel bütünlüğün bozulması halinde olayın özelliklerini göz önünde tutularak zarar görene adalete uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar vereceği öngörülmüştür. Bedensel bütünlük eş deyişle vücut bütünlüğü kavramının fizik bütünlük yanında ruhsal bütünlüğü ve sağlığı da kapsadığı tartışmasızdır. Olayın özelliklerinin neler olduğu 26.6.1966, 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklanmıştır. Bunlar her olayda değişebilir. Bu nedenle hakiminin kararında bu özellikleri objektif ölçülere göre göstermesi gerekir.
Manevi tazminatın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de; Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı davacının sürekli iş göremezlik oranı, işçinin yaşı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği de söz götürmez.
Bunun yanında olayın işverenin sağlığı ve güvenliği önlemlerini yeterince alınmamasından kaynaklandığı da gözetilerek gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23.6.2004, 13/291-370)
Bu ilkeler gözetildiğinde davacı yararına 40.000.00 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken 20.000.00.TL’ manevi tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının tümüyle silinerek yerine,Davanın kısmen kabulu kısmen reddi ile,
“1-Davacının maddi tazminat isteği ile ilgili talebinin 08.05.2008 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda kısmen kabulu ile 23.410.15 TL maddi tazminatın 23.06.2003 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine,
2-Davacının manevi tazminata ilişkin talebinin kısmen kabulu ile 40.000.00 TL manevi tazminatın 23.06.2003 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,fazla talebin reddine,
3-Alınması gereken 3.424.14 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin ödenen 2.700.00 TL harcın mahsubu ile kalan 724.00 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 12.20 YTL başvurma harcı ve 2.700.00 peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan toplam 507,10 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 170,00 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hüküm altına alınan maddi tazminat miktarları üzerinden davacı için hesaplanan 2.641.02TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,reddedilen maddi tazminat miktarı üzerinden aynı Tarife gereğince hesaplanan 2.958.96TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine”,
7-Kabul edilen manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davacı için hesaplanan 4.300.00 TL nisbi avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden aynı tarife gereğince hesaplanan 4.300.00 TL nisbi avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine”, rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, fazla alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine ve 60.00 TL temyiz başvurma harcının temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine,

davalı tarafından 60.00 TL temyiz başvuru harcı yatırılmış olduğu anlaşılmakla , aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davalıya yükletilmesine, 16.6.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.l