YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/2939
KARAR NO : 2006/4812
KARAR TARİHİ : 08.05.2006
MAHKEMESİ : Ordu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 13/12/2005
NUMARASI : 276-246
Davacı, 01.03.1993-26.02.2001 tarihleri arası S.S.K. hizmetleri dışında tarım sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, davacının 01.03.1993-26.02.2001 tarihleri arasında S.S.K.’na tabi zorunlu sigortalı olduğu süreler dışında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbiti istemine ilişkindir.
Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan pancar ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır.
Yapılan incelemede, davacının 12.02.1993 tarihli bildirge üzerine davalı Kurumca 01.03.1993 tarihi itibariyle tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kayıt ve tescil edildiği, 18.01.1995 tarihinde terk bildirgesi verdiği, ihtilaflı dönemde S.S.K. hizmet cetvelinden 01.01.1993-16.10.1993 arasında 255 gün, 01.02.1994- Nisan 1994 arasında 15 gün, 14.07.1994-30.09.1994 arasında 75 gün, 02.02.1995-05.11.1996 arasında 312 gün, 01.01.1997-31.12.1997 arasında 360 gün, 28.11.1998-02.01.1999 arasında 19 gün, 08.02.1999- 10.09.1999 arasında 211 gün, 27.10.1999-15.07.2000 arasında 259 gün, 26.02.2001-01.07.2002 arasında 390 gün sigortalı çalışmasının bulunduğu, davalı Kurumca davacının giriş bildirgesi verildiği ve kayıt ve tescil edildiği tarihlerde S.S.K. zorunlu sigortalı olduğunun öğrenilmesi üzerine sigortalılığının başlangıç tarihinden itibaren iptal edildiği, davacı adına tapuda kayıtlı zirai arazi bulunduğu, arazilerin tesis tarihinin 1997 ve 2004 yılı olduğu anlaşılmaktadır.
01.03.1993 tarihli tescil işleminin davalı Kurumca iptaline ilişkin işlem doğru olmakla tarım Bağ-Kur sigortalılığında geriye doğru tescil mümkün bulunmadığından 2926 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığın başlatılabilmesi için doğrudan prim yatırılması veya aynı Yasa’nın 36. maddesine göre ürün bedelinden tevkifat yoluyla prim kesintisi yapılması gerekmektedir.
Yapılacak iş; davacıya ihtilfa dönemde ürün sattığı kişi, kurum ve kuruluşların isimlerini açıklattırmak, bu kişi, kurum ve kuruluşlardan ürün bedelinden prim kesintisi yapılıp yapılmadığını sormak, yapılmış ise belgelerini getirtmek, hiç kesinti yok ise istemin reddine karar vermek, kesinti var ise kesintinin yapıldığı tarihi takibeden aybaşından itibaren tescil edilmiş sayılacağı gözetilerek kesintinin bulunduğu yıllarda tarım Bağ-Kur sigortalılığının kabulüne karar vermek, kesintinin bulunmadığı yıllarda 2926 sayılı Yasa’nın 10. maddesinde belirtilen kayıtlar araştırılarak gerekirse o dönemde görev yapan muhtar ve azaların beyanlarına başvurularak tüm deliller birarada değerlendirilerek sonuca varmaktır.
Mahkemece yukarıda açıklanan hukuki ve maddi olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08.05.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.