Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2016/1238 E. 2016/1853 K. 01.03.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/1238
KARAR NO : 2016/1853
KARAR TARİHİ : 01.03.2016

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 13.08.2015 gün ve 94660652-105-34-6351-2014-16617/53161 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 09.09.2015 gün ve KYB.2015/…… sayılı ihbarnamesi ile;
Mühür fekki suçundan sanık ….’in, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 274/1, 72,647 sayılı Cezaların infazı Hakkında Kanun’un 4. maddeleri uyarınca 872,31 yeni Türk lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına, 647 sayılı Kanun’un 6. maddesi gereğince cezasının ertelenmesine dair ….. . Asliye Ceza Mahkemesinin 16/03/2005 tarihli ve 2003/811 esas, 2005/347 sayılı kararını müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde yeniden suç işlediğinden bahisle dosyanın ele alınarak, adı geçen sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 203/1, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 3.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin aynı Mahkemenin 02/04/2014 tarihli ve 2014/88 esas, 2014/205 sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;
Dosya kapsamına göre;
1-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 51. maddesinde sadece hapis cezalarının ertelenmesi ve erteli hapis cezasının aynen infazına ilişkin hususların düzenlendiği, anılan maddede para cezalarının ertelenmesi ve aynen infazı konusunda ise bir düzenleme bulunmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
2-…. . Asliye Ceza Mahkemesinin 16/03/2005 tarihli ve 2003/811 esas, 2005/347 sayılı ilk kararında, hapis cezasının 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un 4.maddesi uyarınca ağır para cezasına çevrilerek, sanık hakkında neticeten 872,31 yeni Türk lirası ağır para cezasına hükmedildiği ve bu cezanın sanık için kazanılmış hak oluşturduğu gözetilmeden, erteli cezanın aynen infazına ilişkin kararda, bu kez 150 gün karşılığı 3.000,00 Türk lirası adli para cezasına hükmedilmek suretiyle fazla ceza tayin olunmasında,
3-02/04/2014 günlü hükümde, gerekçeleri gösterilerek alt sınırdan para cezası verildiğinin belirtilmiş olmasına göre, 5237 sayılı TCK’nun, mühür bozma suçunu düzenleyen 203. maddesinde hapis veya adli para cezası olarak seçenekli cezaların öngörülmesi ve 5560 sayılı Yasa yürürlüğe girmeden önce işlenen suçlarda, adli para cezasının alt sınırının açıkça gösterilmediği durumlarda, alt sınırın 5 gün olarak belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde 180 gün olarak belirlenmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, anılan kararın bozulması istenilmiş olmakla, Dairemize gönderilen dosya incelenerek gereği görüşüldü:
5237 sayılı TCK’nun 51. maddesinde sadece hapis cezalarının ertelenmesi ve aynen infazının düzenlendiği, adli para cezalarının aynen infazı konusunda düzenleme bulunmadığı gerekçesiyle kanun yararına bozma isteminde bulunulmuş ise de, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, 27.12.2011 gün ve 2011/8-183-304 sayılı kararında da belirtildiği üzere, önceki cezanın 647 sayılı Yasanın 6. maddesi uyarınca ertelenmiş para cezası olması halinde, 765 sayılı TCK’nun 95/2. maddesi uyarınca aynen infaz kararı verilebileceği ve bu durumun karma uygulamaya neden olmayacağı cihetle, erteli cezanın aynen infazına karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden, kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamede yazılı (1) no’lu düşünce yerinde görülmediğinden REDDİNE,
Ancak;
02.04.2014 günlü hükümde, gerekçeleri gösterilerek alt sınırdan para cezası verildiğinin belirtilmiş olmasına göre, 5237 sayılı TCK’nun, mühür bozma suçunu düzenleyen 203. maddesinde hapis veya adli para cezası olarak seçenekli cezaların öngörülmesi ve 5560 sayılı Yasa yürürlüğe girmeden önce işlenen suçlarda, adli para cezasının alt sınırının açıkça gösterilmediği durumlarda, alt sınırın 5 gün olarak belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde 180 gün olarak belirlenmesinde isabet bulunmadığı anlaşılmakla, kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamede yazılı (3) no’lu düşünce yerinde görüldüğünden …. 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 02.04.2014 gün ve 2014/88 Esas, 2014/205 sayılı kararının CMK’nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre aynı maddenin 4. fıkrasının (d) bendi uyarınca karar verilmesi mümkün görüldüğünden, sanığın TCK’nun 203/1. maddesi uyarınca 5 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, TCK’nun 62/1. maddesi uyarınca cezadan 1/6 oranında indirim yapılarak 4 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Yasanın 52/2. maddesi uyarınca mahkemenin takdiri uygulaması da gözetilerek, günlüğü takdiren 20 TL’den, netice olarak 80 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, infazın bu miktar üzerinden yapılmasına, hükmün diğer kısımlarının aynen yerinde bırakılmasına, kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamede yazılı (2) no’lu düşüncenin tartışılmasında hukuki yarar kalmadığından, bu istemle ilgili olarak bir karar verilmesine yer olmadığına, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 01.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.