Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/7367 E. 2015/3745 K. 12.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/7367
KARAR NO : 2015/3745
KARAR TARİHİ : 12.10.2015

Tebliğname No : 11 – 2013/47404
MAHKEMESİ : Isparta 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 02/10/2012
NUMARASI : 2011/631 (E) ve 2012/585 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık

1- Dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;
Dosya kapsamından sanığın, suça konu sahte senedi önceden doğmuş borçtan dolayı mağdur Y.. K..’ya verdiğinin anlaşılması nedeniyle ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.03.1998 gün ve 6/8-69 sayılı kararında da açıklandığı üzere, önceden doğmuş bir borç için hileli davranışlarda bulunulması halinde borç, kandırıcı nitelikteki davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun oluşmayacağı cihetle; sanığın, unsurları oluşmayan dolandırıcılık suçundan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2) Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;
a) Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 22.04.2014 gün, 2013/11-397 Esas, 2014/202 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK’nun “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik” suçlarının hukuki konusunun kamu güveni olduğu, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişi de haksızlığa uğrayıp, suçtan zarar görmesi halinde dahi, suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının, diğer bir ifadeyle kamunun olduğuna dair kabulünün etkilenmeyeceği, eylemin belirli bir kişinin zararına olarak işlenmesi halinde bu kişinin mağdur değil, suçtan zarar gören olacağının kabulü gerekeceği cihetle; sanığın, kendisini alacaklı, kardeşlerini de borçlu ve kefil olarak gösterip suça konu sahte senedi düzenleyerek üçüncü bir kişiye vermek suretiyle gerçekleştirdiği eyleminde, aynı nev’iden fikri içtima hükümlerinin uygulanamayacağı ancak bu hususun TCK’nun 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesi sırasında dikkate alınabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde TCK.nun 43/2. maddesi uyarınca uygulama yapılması,
b) Resmi belgede sahtecilik suçu yönünden, 5237 sayılı TCK’nun 53/3. maddesi gereğince aynı Yasanın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık hakları yönünden koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca kısmen istem gibi BOZULMASINA, 12.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.