Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/7233 E. 2015/6751 K. 29.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/7233
KARAR NO : 2015/6751
KARAR TARİHİ : 29.12.2015

Tebliğname No : 11 – 2010/330341
MAHKEMESİ : Antalya 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 02/04/2010
NUMARASI : 2006/347 (E) ve 2010/210 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, özel işaret ve kıyafetleri usulsüz kullanma, 6136 sayılı Yasaya muhalefet

I- Sanık müdafiinin, “özel işaret ve kıyafetleri usulsüz kullanma” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;
Ancak:
T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların hükümden çıkartılması ile yerine “TCK’nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi’nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına” ibaresi eklenmek suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık ve ateşli silahlara ait mermi bulundurma suçlarına yönelik temyiz itirazlarına gelince;
1- Belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, suça konu sahte geçici mezuniyet belgesinin aslı ya da onaylı bir suretinin duruşmaya getirtilip orjinal benzerleri ile karşılaştırmak suretiyle incelenerek, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, aldatıcı niteliğinin bulunup bulunmadığının kararda tartışılması, dava konusu 1 adet merminin patlatılmak suretiyle atışa elverişli olup olmadığı ve 6136 sayılı Yasa kapsamında kalıp kalmadığının saptanması ve dolandırıcılık suçu bakımından katılanın zararını gidermeye hazır olduğunu beyan eden sanığa bu konuda süre verilmesinden sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
a- 5237 sayılı TCK’nun 50/3. maddesi uyarınca, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan sanıkların otuz gün ve daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı yaptırımlara çevrilmesi zorunlu olup, sanık hakkında 6136 sayılı Yasa’nın 13/4 maddesi gereğince hükmolunan 25 gün kısa süreli hapis cezasının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlara çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
b- Tutuklu olarak yargılanan sanığın 07.06.2006 günü yatırmış olduğu 5.000 YTL nakdi kefalet parasının akıbeti hususunda bir karar verilmemesi, yasaya aykırı,
c- T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.