Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/478 E. 2015/4639 K. 05.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/478
KARAR NO : 2015/4639
KARAR TARİHİ : 05.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2011/292502
MAHKEMESİ : Kozan Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 10/06/2011
NUMARASI : 2010/59 (E) ve 2011/105 (K)

…. Cumhuriyet Başsavcılığının 05.03.2010 gün ve 2010/436 esas sayılı iddianamesi ile sanık … … hakkında dolandırıcılık suçundan açılan dava ile ilgili zamanaşımı süresi içinde mahkemesince bir karar verilmesi mümkün görülmüştür.
I- Cumhuriyet savcısının sanık … … hakkında dolandırıcılık suçundan da hüküm kurulması gerektiğine dair temyiz istemi ile Cumhuriyet savcısı ve katılan Hazine vekilinin sanık … …. hakkında sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet; müdafinin sanık … … hakkında, Cumhuriyet savcısı ile müdafinin sanık … … hakkında, Hazine vekilinin sanıklar … …, … … ve ….. ….. hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan hükümler ile ilgili temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Kozan Cumhuriyet Başsavcılığının 05.03.2010 gün ve 2010/436 esas sayılı iddianamesi ile sanık … … hakkında resmi belgede sahtecilik suçunun yanında dolandırıcılık suçundan da kamu davası açıldığı halde dolandırıcılık suçundan her hangi bir hüküm kurulmadığı, mahkemece mahallinde bu suçtan dolayı her zaman bir hüküm kurulmasının mümkün olduğu, bu haliyle “dolandırıcılık” suçundan temyiz incelemesine konu olacak şekilde bir hüküm bulunmadığından Cumhuriyet savcısının bu suç yönünden vaki temyiz istemi ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların 5560 sayılı yasa ile değişik 5271 sayılı CMK’nun 231/12. maddesi uyarınca temyizinin mümkün olmayıp, itiraza tabi olduğu ve bu husustaki itirazların Ceyhan Ağır Ceza Mahkemesinin 03.08.2011 gün 2011/857 değişik iş sayılı kararı ile kabulüne karar verildiği cihetle, Cumhuriyet savcısı, katılan Hazine vekili, sanıklar … … ve … … müdafilerinin vaki temyiz istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE,
II-Katılan Hazine vekilinin sanık … … hakkında resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı mahkemece dosya içeriğine uygun olarak gerekçeleri gösterilerek kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan Hazine vekilinin, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
III- Cumhuriyet savcısının sanıklar … …, … … ve … … hakkında; müdafilerinin sanıklar … …, … …, … … hakkında resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde;
…… İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün “2005 yılında aylıkla ödüllendirilmeleri kaymakamlıklarca teklif edilen personele ait isim listesi” isimli gerçek belgenin 03.06.2005 tarihli olduğu, suça konu sahte belgenin tarih kısmının ilk rakamında oynama yapılarak rakamın sonradan “0” olarak değiştirilip gerçek belgeyle aynı tarihin atıldığı, sahte belgenin açıklama kısmındaki “Teklif edilenlerden daha önce aylıkla ödül alan olduğundan bu üç kişinin teklifi yapılmıştır.” ibaresinin ilk belgeye atıf niteliğinde olduğu, gerçek belgenin 03.06.2005 tarihli olması, sahte belgede ilk belgeye atıf yapılması ve belirtilen ibarenin yazılması nedeniyle, belgelerin aynı tarihte düzenlenmediğinin açıkça anlaşıldığı, ilk tekliften sonra İl Milli Eğitim Müdürlüğünün …. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne daha önce ödül alan kişilerin listeden çıkartılması konusunda bir talimat vermiş olduğunun iddia edilmesine rağmen bu hususta araştırma yapılmamış olması, konuya ilişkin düzenlemelerin bulunduğu Milli Eğitim Bakanlığı Personelinin Aylıkla Ödüllendirilmesi Hakkındaki Yönergenin 9. maddesinde ilçe ödül değerlendirme komisyonunun belirtilen diğer üyelerin yanında valilikçe görevlendirilecek bir ilköğretim müfettişinden teşekkül edileceğinin belirtilmesi ve gerçek belgede yönergenin 9. maddesine uygun olarak teşekkül ettirilen ödül değerlendirme kurulunun, suça konu aynı tarihli sahte belgede ilköğretim müfettişinin isim ve imzasının bulunmaması nedeniyle şeklen eksik olarak teşekkül ettiğinin görülmesi, Ceyhan Ağır Ceza Mahkemesinin 03.08.2011 gün 2011/857 değişik iş sayılı kararı ile sanıklar … …, … … ve …. ….. haklarında dolandırıcılık, …. …. hakkında ayrıca resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan ve hükmün açıklanmasına karar verilen suçlar yönünden vaki itirazların kabulü ile bu hükümlerle ilgili olarak verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların kaldırılması üzerine anılan sanıklarla ilgili bu suçlar bakımından dosyanın tefriki ile Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/166 esas sayılı sırasına kaydının yapıldığının anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi ve suç unsurlarının tespiti bakımından öncelikle İl Milli Eğitim Müdürlüğüne yazı yazılıp 2005 yılında İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne daha önce ödül alan kişilerin listeden çıkartılması ve yeni isimlerin bildirilmesi hususunda bir talimat verilip verilmediği sorularak varsa buna ilişkin belgelerin dosya arasına getirtilmesi, yine Milli Eğitim Bakanlığı Personelinin Aylıkla Ödüllendirilmesi Hakkındaki Yönergenin 9. maddesi uyarınca suça konu belgede valilikçe görevlendirilecek bir ilköğretim müfettişinin isim ve imzasının bulunması gerektiğinin belirtildiği de ifade edilerek Milli Eğitim Bakanlığından suça konu tutanaktaki bu hususa ilişkin eksikliğin belgenin geçerliliğini etkileyip etkilemediğinin sorulmasından sonra, sahte belgenin gerçek belgeye atıf yapması ve her iki belge tarihlerinin aynı olması hususları nazara alınıp belge asıllarının yeniden duruşmaya getirtilip incelenmesi suretiyle aldatma yeteneklerinin bulunup bulunmadığının ve ne şekilde gerçekleştiğinin tartışılması ile sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısı ile sanıklar … …, … …, … … müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 05.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.