Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/4673 E. 2015/6151 K. 10.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4673
KARAR NO : 2015/6151
KARAR TARİHİ : 10.12.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/174293
MAHKEMESİ : Kaş Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11/04/2012
NUMARASI : 2010/101 (E) ve 2012/370 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

I-) Cumhuriyet savcısının temyizine yönelik incelemede;
Cumhuriyet savcısının 11.04.2012 tarihinde verilen hükmü karar tarihinde yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 310. maddesinde belirlenen bir aylık yasal süreden sonra, 14.05.2012 tarihli dilekçe ile temyiz ettiği anlaşıldığından, 11.04.2012 tarihli hükme yönelik vaki temyiz isteminin aynı sayılı Yasanın 317.maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE,
II-) Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;
Sanığın eşinin yerine imza atmak suretiyle onun adına suça konu senetleri düzenleyerek katılan şirketin çalışanına vermesi şeklinde gerçekleşen somut olay değerlendirildiğinde; sanığın suça konu senetlere eşinin yerine imza attığını kabul etmekle birlikte, eşinin katılan şirket hakkında başlattığı icra takibine, senetlere konu malların teslim edilmemesi sebebiyle itiraz ettiğini savunmuş olması, suça konu senedin düzenlenmesine sebebiyet veren malların sanığın eşi ile beraber işlettiği işletme için sipariş verilmiş olması, işletmenin sahibinin de sanığın eşinin olduğunun anlaşılması karşısında; gerçeğin ve suça konu senetlerin sanık tarafından eşinin bilgisi ve rızası üzerine düzenlenip düzenlenmediğinin tespiti bakımından; …..’nın tanık sıfatıyla duruşmaya celbedilerek, eşi olan sanığın kendisi adına senet düzenlemesi konusunda rızasının olup olmadığı, dava konusu olaydan önce de sanığın kendisi adına senet düzenleyip düzenlemediği hususunun tanıktan sorularak tespit edilmesinden sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre ise;
1-) 5237 sayılı TCK’nun 43. maddesinde, “değişik zamanlarda” denilmesi karşısında aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı cihetle, suça konu senetlerin aynı anda düzenlenip katılan şirket yetkilisine verilmesi şeklinde gerçekleşen somut olayda, zincirleme suç hükümlerinin uygulanma şartlarının oluşmadığı, ancak belge sayısının temel cezanın belirlenmesinde dikkate alınması gerektiği gözetilmeden TCK’nun 43. maddesinin tatbiki ile cezada artırıma gidilmesi,
2-)Sanık hakkında TCK’nun 53. maddesinin usulüne aykırı olarak tatbik edilmesi,
3-) T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 10.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.