YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4590
KARAR NO : 2015/6451
KARAR TARİHİ : 21.12.2015
Tebliğname No : 11 – 2012/163392
MAHKEMESİ : Bakırköy 31. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 03/04/2012
NUMARASI : 2012/116 (E) ve 2012/464 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
1- Sanığın sürücü kursuna kayıt yaptırmadan para karşılığı temin ettiği suça konu sahte motorlu taşıt sürücü sertifikası ile Emniyet Müdürlüğü’nden sürücü belgesi alıp kullanmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından, belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, suça konu motorlu taşıt sürücü sertifikası aslı ile emsal orjinalleri duruşmaya getirtilip karşılaştırılarak incelenmek suretiyle özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, aldatıcı nitelikte olup olmadığının sertifika ekindeki sağlık raporu, rapora ekli kan grubu, istek formu, sürücü belgesi, müracaat formu vs.dikkate alınarak kararda tartışılması ve buna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
a- Sanığın, adına düzenlenen sahte motorlu taşıt sürücü sertifikası ile Emniyet Müdürlüğü’ne başvuruda bulunup içerik itibari ile sahte sürücü belgesini alması şeklinde gerçekleşen eyleminin “zincirleme biçimde resmi belgede sahtecilik” suçunu oluşturması nedeniyle hakkında 5237 sayılı TCK’nun 43/1. maddesinin uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayin edilmesi,
b- Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun yerleşmiş kararlarında açıklandığı üzere yasalarda yer alan hükümler uygulanırken gösterilen gerekçelerde çelişkiye, zaafiyete düşülmemesi gerekir. Buna göre yüklenen suç nedeni ile somut bir zararın meydana gelmediği olayda, adli sicil kaydı bulunmayan sanığın yargılama sürecindeki davranışları ve geçmişi gözetilerek hakkında takdiri indirim uygulandığı halde, kişilik özellikleri, geçmişi ve suç işleme eğilimi nazara alınarak bir daha suç işlemeyeceği konusunda olumlu kanaat hasıl olmadığından bahisle hakkında cezanın ertelenmesine ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmek suretiyle gerekçede çelişkiye düşülmesi,
Yasaya aykırı,
c- T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 21.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.