YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4507
KARAR NO : 2015/6173
KARAR TARİHİ : 10.12.2015
Tebliğname No : 11 – 2013/243150
MAHKEMESİ : Antalya 14. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/06/2011
NUMARASI : 2010/485 (E) ve 2011/362 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
I) A)Sanık A…….. hakkında kurulan hükme yönelik incelemede;
Sanıkların borçlarını ertelemek amacıyla suça konu çekleri keşideci imzası sahte olarak atılmak suretiyle düzenleyip katılana vererek resmi belgede sahtecilik suçunu işlediklerinin iddia ve kabul edildiği olayda; katılanın, sanıkların birlikte gelerek suça konu çekleri doldurulmuş vaziyette verdiklerini söylemiş olmaları, sanık …..’in suça konu çeklerin sanık ……’a ait olup, onun tarafından düzenlendiğini savunması ve suça konu çekleri keşide etmeye sanık……’ın yetkili olduğunun anlaşılması karşısında; sanığın suça konu çeklerin sahte keşideci imzasıyla düzenlendiğini bildiğine ilişkin mahkumiyetine yeterli delillerin neler olduğu karar yerinde açıklanıp gösterilmeden yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
B) Sanık …… hakkında kurulan hükme yönelik incelemede;
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;
Ancak;
1) Suça konu iki adet çekte, Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre bulunması zorunlu unsurlardan olan ve “Ant.” biçiminde gösterilen keşide yerinin, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek biçimde anlaşılabilir il, ilçe, bucak, köy gibi bir idari birim adını ifade etmemesi, birden çok idari birimin adını çağrıştırması nedeniyle sanığın eyleminin özel belgede sahtecilik suçuna uygun bulunduğu gözetilmeden suç vasfında hataya düşülmesi,
2) 5237 sayılı TCK’nun 43. maddesinde, “değişik zamanlarda” denilmesi karşısında aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı cihetle, suça konu çeklerin aynı anda düzenlenip katılana verilmesi şeklinde gerçekleşen somut olayda, zincirleme suç hükümlerinin uygulanma şartlarının oluşmadığı, ancak belge sayısının temel cezanın belirlenmesinde dikkate alınması gerektiği gözetilmeden TCK’nun 43. maddesinin tatbiki ile fazla ceza tayini;
3)Sanık hakkında TCK’nın 53. maddesinin usulüne aykırı olarak tatbik edilmesi,
4) T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş olup sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 10.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.