Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/4293 E. 2015/5560 K. 26.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4293
KARAR NO : 2015/5560
KARAR TARİHİ : 26.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/108176
MAHKEMESİ : İstanbul 52. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/02/2012
NUMARASI : 2010/1508 (E) ve 2012/34 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

1-23.09.2008 günü sanık A.. A… Tekstilbank Bayrampaşa şubesinde M.. C..adına düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanıyla işlem yapmaya çalışırken yakalanıp yapılan üst aramasında üzerlerindeki resimlerin tamamının kendisine ait olduğu anlaşılan; V.. B.., S.. B.. ve M.. C.. adlarına düzenlenmiş nüfus cüzdanları ve aynı şahıslar adına düzenlenmiş sahte ikametgah belgelerinin ele geçirildiği, Eyüp Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldığı, anılan Başsavcılığın 29.11.2010 gün ve 2010/457; 01.12.2010 gün ve 461 sayılı kararları ile M.. C.. ve V.. B.. adına düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanları ve ikametgah belgeleri bakımından soruşturmaların tefrik edildiğinin anlaşılması, belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, öncelikle suça konu S.. B.. adına düzenlenmiş nüfus cüzdanı ile ikametgah belgesinin asılları duruşmada incelenmek suretiyle, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, iğfal kabiliyetlerinin bulunup bulunmadığının karar yerinde tartışılması ve denetime olanak verecek şekilde belge asıllarının dosya arasında bulundurulması ile iğfal kabiliyetlerinin bulunduğunun anlaşılması halinde, 5237 sayılı TCK’da sanıkların sahte olarak düzenledikleri veya sahte olduğunu bilerek kullandıkları sahte nüfus cüzdanları ile ikametgah belgelerinin anılan Yasanın 204/1. maddesinde belirtilen resmi belgelerden olması, anılan belgelerin aynı anda düzenlenip kullanıldıklarının anlaşılması yada belgelerin farklı zamanlarda düzenlendiklerine dair kesin delil bulunmaması durumunda 5237 sayılı TCK’nun 43. maddesinde “değişik zamanlarda” denilmesi nedeniyle zincirleme suç hükümleri uygulanamayıp, tek bir resmi belgede sahtecilik suçundan aynı Yasanın 204/1. maddesi ile hüküm kurulması gerekeceği ve soruşturma aşamasında tefrik edilen belgeler nedeniyle ayrı mahkumiyet hükümleri kurulması durumunda aynı eylemden dolayı mükerrer cezalandırma söz konusu olabileceğinden tefrik edilen soruşturma akıbetleri araştırılarak dava açıldığının tespiti halinde dava dosyalarının birleştirilmesi, olanaklı değilse dosyaların onaylı birer örneğininin bu dosya içerisine konularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de;
a-5237 sayılı TCK’nun 43. maddesine göre “Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda ya da aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi” durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün olup; aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı cihetle, Eyüp Cumhuriyet Başsavcılığının 01.12.2010 gün ve 2010/12649 esas sayılı iddianamesi ile sadece S.. B.. adına düzenlenmiş sahte ikametgah belgesi ve nüfus cüzdanı ile ilgili dava açıldığı ve suça konu bu belgelerin aynı anda ele geçirildiği olayda, farklı zamanlarda yapıldıklarına ilişkin kesin delil bulunmadığı cihetle, tek bir resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması gerektiği ve birden çok sahte belgenin düzenlenmesi/kullanılması olgusunun 5237 sayılı TCK’nun 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesi sırasında nazara alınabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde, suçun zincirleme şekilde işlendiğinin kabulü ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-Adli emanette kayıtlı suça konu belgelerin akıbetleri hakkında bir karar verilmemesi,
c-Dosya arasında bulunan adli sicil kayıtlarına göre, tekerrüre esas sabıkaları bulunan sanıklar Y.. Ş.. ve H.. Ş.. hakkında 5237 sayılı TCK’nun 58. maddesinin uygulanmaması yasaya aykırı,
d-T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı İPTAL kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar Y.. Ş.. ve H.. Ş.. ve A.. A.. temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, sanıklar Y.. Ş.. ve H.. Ş..’ün tekerrüre ilişkin kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 26.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.