Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/4201 E. 2015/6367 K. 17.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4201
KARAR NO : 2015/6367
KARAR TARİHİ : 17.12.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/138511
MAHKEMESİ : Kızıltepe 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 07/03/2012
NUMARASI : 2010/196 (E) ve 2012/212 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

Sanık müdafinin yasal koşulları oluşmayan duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 318. maddesi uyarınca reddine oybirliğiyle karar verilerek yapılan incelemede gereği görüşüldü:
1-Sanığın savunmalarında ısrarla suça konu belge dahil aracın devri ile ilgili belgelerin aracın maliki olan diğer sanık …… ile alıcı …… tarafından hazırlandığını, kendisinin bu belgelerin nasıl hazırlandığına ve sahte olup olmadıklarına dair bilgisinin olmadığını beyan etmesi, temyiz dışı sanık …….’un alınan beyanında aracı kardeşi …..’un çalıştırdığını ve belgeleri de onun hazırladığını savunması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından; sanık beyanlarında isimleri geçen ….. ile ….. …..’nın tanık sıfatıyla celpleri ile olaya ilişkin olarak beyanlarının alınmasından sonra sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,
2-Kabule göre de;
a)5271 sayılı CMK’nun 5728 sayılı Yasa ile değişik 231/5. maddesi uyarınca 2 yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin mahkumiyet hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. Dosya arasında bulunan adli sicil kaydından sanığın sabıkasındaki hükümlülük kayıtlarının silinme koşullarının oluştuğunun anlaşılması karşısında, suç tarihi itibarıyla engel sabıkası da bulunmayan ve hakkında TCK’nun 62. maddesi uyarınca takdiri indirimin uygulanan ve tekrar suç işlemeyeceği hususunda mahkemede kanaat oluşturuğundan bahisle cezasının ertelenmesine karar verilen sanığın hukuksal durumunun belirtilen yasal ölçütlere göre değerlendirilmesi yerine “kasıtlı suçtan sabıkası bulunduğundan” bahisle yazılı şekilde dosya kapsamına uymayan yetersiz gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
b)Hükmolunan cezanın ertelenmiş kısa süreli hapis cezası olmadığı ve sanığın suç tarihinde 18 yaşını ikmal etmiş olduğu gözetildiğinde, TCK.nun 53/4. maddesinin uygulanamayacağı ve mahkûm olduğu uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 53/3. maddesi uyarınca sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından aynı maddenin 1. fıkrasının c bendindeki hak yoksunluğunun uygulanamayacağı, e bendinin uygulanmamasına karar verilebileceğinin belirtilmiş olması karşısında, diğer bentlerde yazılı hak yoksunluklarının uygulanmamasına karar verilemeyeceği gözetilmeden maddede yazılı tüm hakların uygulanmaması yasaya aykırı,
c)T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 17.12.2015 günü oybirliği ile karar verildi.