Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/3624 E. 2015/4548 K. 04.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3624
KARAR NO : 2015/4548
KARAR TARİHİ : 04.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/86385

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : İstanbul 6. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/02/2012
NUMARASI : 2010/500 (E) ve 2012/64 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

1-Sanığın tamamen sahte olarak düzenlenmiş 15.01.2010 keşide tarihli çeki bankaya ibraz etmek suretiyle kullandığının iddia ve kabul olunması, sanığın aşamalarda vermiş olduğu savunmalarında, suça konu çeki …………… isimli şahıstan aldığını, sahte olduğunu bilmediğini ifade ederek suçlamayı kabul etmemesi, yapılan kriminal incelemede çekin üzerinde bulunan yazı ve imzaların sanığa aidiyeti hususunda grafolojik ve kaligrafik irtibat tespit edilemediğinin belirlenmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, öncelikle sanıktan çeki …….’dan hangi tarihte aldığının sorulması, çekte yazılı olan telefon numaralarına ait bu tarihleri içeren HTS raporlarının temini ayrıca sanığın savunmasında ……………… isimli şahsın kullandığını iddia ettiği telefon numaralarına göre yapılan araştırma neticesinde belirlenen ve dosyada açık kimlik ve adres bilgileri tespit edilen hat sahiplerinin ifadesine başvurularak ……….. isimli şahsı tanıyıp tanımadıklarının belirlenmesi, belgede sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdirinin mahkemeye ait olduğu da gözönüne alınarak, suça konu belge aslı, duruşmaya getirtilip incelenmek ve özellikleri tutanağa geçirilmek suretiyle aldatma yeteneğinin ne şekilde oluştuğunun karar yerinde tartışılması ve denetime olanak sağlayacak şekilde aslının dosya içinde bulundurulması gerektiği gözetilmeden eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabul ve uygulamaya göre de;
Mahkum olduğu hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nun 53/3. maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından aynı maddenin 1. fıkrasının c bendindeki hak yoksunluğunun uygulanamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca kısmen istem gibi BOZULMASINA, 04.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.