Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/3583 E. 2015/5435 K. 24.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3583
KARAR NO : 2015/5435
KARAR TARİHİ : 24.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/84416
MAHKEMESİ : İzmir(Kapatılan) 22. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/12/2011
NUMARASI : 2010/335 (E) ve 2011/645 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
1- Katılanın mahkeme huzurunda alınan beyanında, sanıklara örgü yünü sattığını, aralarındaki alışverişin uzun zamandır devam ettiğini, yanına gelenin sanık ….. olduğunu, ancak ….’in de bazen geldiğini, borç biriktiğinde sanıkların senet düzenleyip posta yada kargoyla kendilerine gönderdiklerini beyan etmesi karşısında sanıkların önceden doğmuş olan borçlarına mukabil suça konu senetleri verip vermedikleri hususları araştırılıp sonucuna göre hukuki durumlarının tayini gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
2- Sanık … … hakkında düzenlenen iddianamenin ne anlatım kısmında ne de sevk maddelerinde bu sanık hakkında resmi belgede sahtecilik eyleminden bahsedilmediği cihetle; bu suç yönünden adı geçen sanık hakkında kamu davası açılmadığı anlaşılmasına karşın anılan suçtan mahkumiyet hükmü kurulması,
3- 5237 sayılı TCK’nun 43. maddesine göre “Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi “durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün olup; aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı birden çok sahte belgenin aynı zamanda düzenlenmesi/kullanılması olgusunun aynı Yasanın 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesi sırasında nazara alınabileceği cihetle, suça konu senetlerin katılana farklı zamanda verilerek kullanılıp kullanılmadığı hususunun sanık ve katılandan sorulup tespit edilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 24.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.