Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/3345 E. 2015/5342 K. 23.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3345
KARAR NO : 2015/5342
KARAR TARİHİ : 23.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/61062
MAHKEMESİ : İstanbul 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 04/11/2011
NUMARASI : 2010/207 (E) ve 2011/513 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, hırsızlık, başkasına ait kimliği kullanmak suretiyle iftira

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçu yönünden sanığın gerçek kimliğinin parmak izi sorgulaması sonucunda tespit edilmesi nedeniyle hakkında etkin pişmanlığa ilişkin TCK’nun 269/2 maddesinin uygulanmaması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde eksik ceza tayin edilmesi ve adli sicil kaydına göre yasal koşulları bulunan TCK’nun 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
I- Sanığın, “nitelikli hırsızlık” ve “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;
Ancak:
5237 sayılı TCK’nun 53/3. maddesi gereğince 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi alt soyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, alt soyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı ise de, yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkralarındaki TCK’nun 53. maddesinin tatbikine ilişkin paragraf hükümden çıkartılarak yerlerine “5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” denilmesi suretiyle eleştiri dışında sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- “Resmi belgede sahtecilik” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince;
1-Belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, sahteliği iddia olunan suça konu nüfus cüzdanı aslının akıbeti araştırılarak duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, aldatıcı nitelikte olup olmadığının kararda tartışılması ve denetime imkan verecek şekilde aslının dosya içine konulmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre de: 5237 sayılı TCK’nun 53/3. maddesi gereğince 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi alt soyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, alt soyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.