Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/3280 E. 2015/5142 K. 17.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3280
KARAR NO : 2015/5142
KARAR TARİHİ : 17.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/80810
MAHKEMESİ : Kuşadası 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 29/11/2011
NUMARASI : 2010/151 (E) ve 2011/603 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

Sanık hakkında, aralarındaki borç ilişkisi nedeniyle, (temyize gelmeyen diğer sanık ve aynı zamanda) babası olan D.. A..’ın borçlu olarak yer aldığı iki adet bonoyu kendisinin babası adı altına cirolayarak katılana vermesinden dolayı resmi belgede sahtecilik suçundan cezalandırılması talebiyle açılan davada, sanığın savunmalarında katılandan aldıkları borca karşılık olarak suça konu iki adet bonoyu babası adına imzalayıp katılana verdiğini, o dönemde babasının ameliyat olması nedeniyle işleri takip edemediği için babası adına imzayı kendisinin attığını belirtmesi, temyize gelmeyen diğer sanık D.. A..’ın ise kendisinin hastanede olduğu sırada katılana ait borcuma karşılık oğlunun bonoları adına imzalayıp katılana verdiğini, o dönemde oğluna vekaletname verdiği için kendisi adına imza atmış olabileceğini söylemesi, gerek sanığın gerek babasının aşamalardaki beyanlarında katılan ile ticari ilişkiyi ve senetteki imzayı inkar etmemeleri, temyize gelmeyen sanık D.. A.., hakkında yürütülen icra takibi açısından imza inkarında bulunmuş olsa da; Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 21.03.2011 tarihli kararı ile borçlu-davacının C.Savcılığı ifadesindeki beyanının borç ikrarı niteliğinde olduğu belirtilerek itirazın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına, davanın yeniden esasa kaydı ile 28.10.2011 tarihinde davanın ve tazminat talebinin reddine karar verildiğinin anlaşılması karşısında; sanığın katılana zarar verme bilinci veya suç işleme kastıyla hareket ettiğine dair mahkumiyetine yeterli delilin nelerden ibaret olduğu karar yerinde tartışılıp değerlendirilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi;
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.