Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/2379 E. 2015/3619 K. 07.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/2379
KARAR NO : 2015/3619
KARAR TARİHİ : 07.10.2015

Tebliğname No : 11 – 2011/324140
MAHKEMESİ : İzmir 21. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 10/05/2011
NUMARASI : 2011/82 (E) ve 2011/241 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması

1- Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 14.10.2008 gün ve 49/219 sayılı kararında da açıklandığı üzere, ceza yargılamasının amacı, somut gerçeğin ortaya çıkarılması olup bunun için başvurulan kanıtlama araçlarından biri de belgelerdir. Yargılama makamları suç isnadı nedeniyle oluşan uyuşmazlığı çözümlerken ele geçirilen ve kendiliklerinden getirtilen ya da iddia ve savunma doğrultusunda sunulan belgelerin güvenirliğini de denetlemek durumundadırlar. Güvenilirliğin denetlenebilmesi için, belgenin aslının veya bunun olanaklı olmaması halinde de aslına uygunluğu yetkili makam veya kişilerce onanmış örnek ya da kopyalarının dosyaya konulması gerekir.
Bu açıklamalar ışığında dosya içersinde bulunan nüfus cüzdanının onaysız fotokopi olduğunun anlaşılmış olması karşısında; bu evrakın aslı ya da onaylı sureti getirtilip dosya içerisine konulmadan onaysız evraka dayanılması ve kararın gerekçe bölümünde bu belgenin aldatma yeteneğine sahip olup olmadığının tartışılması ve neticesine göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine hükmolunması,
2- Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;
Sanığın “sokak içerisinde başkalarının huzur ve sükununu bozacak şekilde bağırmasıyla” ilgili hakkında tutanak düzenlendiği sırada müşteki adına tanzim edilen nüfus cüzdanını ibraz ederek ceza tutanağının müşteki adına tanzim edilmesini sağladığı iddiasıyla “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçundan cezalandırılması talebiyle kamu davası açıldığı, TCK’nun 268. maddesinde düzenlenen “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçunda sanığın “işlediği bir suç nedeniyle hakkındaki soruşturma ve kovuşturmayı engellemek amacıyla başkasına ait kimliği veya kimlik bilgilerini kullanması gerektiği, dava konusu olayda ise sanık B.. T.. hakkında “idari yaptırım” uygulanması esnasında şikayetçi adına düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanı kullanıldığı cihetle, anılan maddedeki suçun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, olayda uygulanma olanağı bulunmayan TCK’nun 268. maddesine atıfla yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulmuş olması,
Yasaya aykırı, sanık vasisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 07.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.