Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/2360 E. 2015/4057 K. 19.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/2360
KARAR NO : 2015/4057
KARAR TARİHİ : 19.10.2015

Tebliğname No : 11 – 2011/319429
MAHKEMESİ : Burhaniye Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/02/2011
NUMARASI : 2009/232 (E) ve 2011/85 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

Sanık İ.. A..’un, katılan S.. P..’nın imzasını taklit etmek suretiyle suça konu iki adet bonoyu düzenleyip, bankaya teminat amaçlı verdiğinin iddia ve kabul olunması karşısında; sanığın savunmasında, Salih’in kendisine borcu olduğunu, bu nedenle suça konu senetleri otobüsle gönderdiğini, A.. A..’un suça konu senetleri otobüs firmasında teslim aldığını ve Salih’in eşinden çekindiği için senetlerde İskender’in adresini yazdığını, yine Salih’in üç adet telefon hattı alınırken de İskender’in adresini verdiğini ifade etmesi ve dosya içerisinde yer alan Bandırma 1. İcra Müdürlüğünün 2007/3317, 3318, 3319 E. Sayılı dosyalarının, ödeme emirleri incelendiğinde S.. P..’nın senetlerde yazılı olan “Mahkeme mahallesi, …… Yapı Koop. 3. Blok K.4 D:8 Burhaniye/Balıkesir” şeklindeki adresi kullandığı ve UYAP kayıtları ile dosyadaki belgeler incelendiğinde söz konusu adresin İ.. A..’un önceki adresi olduğu anlaşıldığından, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti için; A.. A..’un güncel adresi araştırılarak tanık sıfatıyla ifadesine başvurulması, sanığa katılanın kendisine 15.000 TL borcu olduğunu iddia etmesine rağmen toplamda 30.000 TL tutarındaki senet göndermesinin sebebi ile katılan adına ödediği borçlarla ilgili belge ve kayıtların nelerden ibaret olduğunun sorulması, gerekirse suça konu senetlerle ilgili sanığın imza ve yazı örnekleri temin edilerek bilirkişi incelemesi yaptırılması ve sonucuna göre hukuki durumunun takdiri ve değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik soruşturmayla yazılı şekilde mahkumiyet hükmü tesis edilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
a) 5237 sayılı TCK’nun 43/1. maddesinde düzenlenen, “değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi” ifadesi nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanabilmesi için, bir kişiye karşı aynı suçların mutlaka değişik zamanlarda işlenmesi gerekli olup, somut olayda, bonoların farklı tarihlerde verildiğine veya düzenlendiğine dair de delil bulunmadığı cihetle; zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı, sanığın eyleminin kül halinde 5237 sayılı TCK.nun 204/1. maddesinde düzenlenen tek bir resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı, ancak birden çok sahte bononun düzenlenmesi olgusunun aynı Kanunun 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesi sırasında dikkate alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
b) TCK’nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, alt soyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiini temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 19.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.