Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/13147 E. 2015/5469 K. 25.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/13147
KARAR NO : 2015/5469
KARAR TARİHİ : 25.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2015/332980
MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 18/02/2011
NUMARASI : 2010/58 (E) ve 2011/25 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

Sanık … …’in 08.05.2005 tarihli vekaletname ile …… AŞ.nin vekili olarak tayin edildiği, adı geçen şirketin yetkililerinin haklarında ayrı soruşturma yürütülen …. ve ……… olduğu, Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/266 Esas sayılı dosyasında davacı …… AŞ. tarafından sanığın vekili olduğu …… AŞ. aleyhine itirazın iptali davası açıldığı, yargılama sonucunda 09.11.2005 tarihinde itirazın kısmen iptaline karar verildiği, kararın davacı vekili ve davalı vekili sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosyanın Yargıtay 19. Hukuk Dairesine gönderildiği, davalı şirket yetkilileri olan …. ve …. …..’nin dosyanın kendi lehlerine bozulması için arayış içine girdikleri, davacı firma ile aralarında davaya konu olan ve alacağın temelini teşkil eden pamuk teleflerinin teslim edildiği 2004 yılı itibariyle ayıplı olduğuna dair K.Maraş 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/161 değişik iş sayılı dosyası üzerinden sahte vekaletname ve bilirkişi raporu kullanılmak suretiyle sahte bir tespit dosyası oluşturdukları, sahte karar ve belgelerin, hakkında ayrı soruşturma yürütülen zabıt katibi …… tarafından mahkemeye ait gerçek mühürler ile mühürlendiği, sahte tespit dosyasını 20.06.2006 tarihinde ”Aslı Gibidir” kaşesi vurdurulmak suretiyle temyiz aşamasında bulunan dosyaya ibraz edilmek üzere Ankara’da avukatlık yapan Av. … … ve … …’e ilettikleri, …. ….’nin 03.05.2006 tarihinde Av. … …..’ü vekil olarak tayin ettiği, Av. ….’ın da Av. … …’ın bilgisi ve talimatı doğrultusunda 04.09.2006 havale tarihli dilekçe ile sahte olarak oluşturulan tespit dosyasını Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığına ibraz ettiği, 19. Hukuk Dairesinde yapılan duruşmaya Av. … …’ın katıldığı ve kararın usulden bozulmasına karar verildiği, bozmadan sonra tarafların anlaşması üzerine davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği, bu şekilde sanık … …’in şirket yetkilisi …. …. ve zabıt katibi …. ile sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belgelerden olan mahkeme tespit dosyasını sahte olarak düzenleyip Ankara’da bulunan avukatlar aracılığı ile Yargıtay’a ibraz ederek kullandıkları, ihbarcı …. ….. tarafından şikayette bulunulması üzerine sanık ve şirket yetkililerinin delilleri ortadan kaldırmak amacıyla zabıt katibi ….’tan yardım almak suretiyle K.Maraş 2. Asliye Hukuk mahkemesinin 2004/161 değişik iş sayılı kararını yok ettikleri, yine Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’ne ibraz edilen dilekçe ekinde sunulan sahte tespit dosyasının dosya içerisinden alındığı, bu şekilde sanığın resmi belgede sahtecilik ve resmi belgeyi yok etme suçlarını işlediği iddiası ile açılan kamu davasının yargılaması sonucunda, mahkemece her ne kadar sanık hakkında her iki suçtan mahkumiyet kararı verilmiş ise de; yapılan incelemede, sanığın ….. Barosuna kayıtlı iken 08.04.2005 tarihli vekaletname ile …. AŞ.nin vekili olarak tayin edildiği, ancak iki şirket arasında Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/266 Esas sayılı dosyasında görülmekte olan davaya temyiz aşamasında vekil olarak katıldığı, anılan dosyanın yargılama safhasında başka bir avukatın görev yaptığı, sanığın sadece 20.12.2005 tarihli temyiz dilekçesi ile hükmü temyiz ettiği, bu aşamadan sonra dosyanın Ankara’da avukatlık yapan Av. … … ve … …’e devredildiği, suça konu sahte tespit dosyasının Av. … … tarafından 04.09.2006 tarihli dilekçenin ekinde Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’ne ibraz edildiği, anılan davanın temyiz duruşmasına ise Av. … …’ın katıldığı, davanın esasına girilmeden usulden bozulmasına karar verildiği, adı geçen ve haklarında soruşturma izni verilmeyen Av. … … ve … …’ün beyanlarında suça konu belgelerin sanık tarafından kendilerine verilmediğini ve ne şekilde dosyaya ibraz edildiğini bilmediklerini beyan etmeleri karşısında, her iki suçtan da sanığın savunmasının aksine ihbar eden … …’nin soyut anlatımı dışında mahkumiyete yeterli her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı bir delil bulunmadığı dikkate alındığında, sanığın üzerine atılı suçları işlediğine dair yeterli delil olmaması nedeniyle beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 25.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.