Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/13042 E. 2015/5082 K. 12.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/13042
KARAR NO : 2015/5082
KARAR TARİHİ : 12.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2015/237353
MAHKEMESİ : Silivri 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/02/2009
NUMARASI : 2007/349 (E) ve 2009/188 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;
Ancak;
1) 5237 sayılı TCK’nun 61. maddesi uyarınca hakim somut olayda; suçun işleniş biçimini, suçun işlenmesinde kullanılan araçları, suçun işlendiği zaman ve yeri, suçun konusunun önem ve değerini, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığını, failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığını ve failin güttüğü amaç ve saiki göz önünde bulundurarak, işlenen suçun kanunî tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında temel cezayı belirler. 5237 sayılı TCK’nun “Adalet ve kanun önünde eşitlik ilkesi” başlıklı 3/1. maddesi uyarınca suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur. Bu itibarla; kanunda öngörülen alt ve üst sınır arasında temel cezayı belirlemek hâkimin takdir ve değerlendirme yetkisi içindedir. Ancak, Anayasanın 141, 5271 sayılı CMK’nun 34, 230 ve 289. maddeleri uyarınca hükümde bu takdirin denetime olanak sağlayacak biçimde, hak ve nesafet kurallarına uygun, dosya içeriği ile uyumlu yasal ve yeterli gerekçesinin gösterilmesi zorunludur. Yasa metinlerindeki ifadelerin tekrarı niteliğindeki açıklamalar ve bu metinlerdeki genel nitelikli ölçütler somut olaya ve failine özgülenmediği müddetçe yasaya uygun, yeterli bir gerekçe sayılamaz. Bu açıklamalar ışığında ” sanığın suça konu T.. D.. adına düzenlettiği sahte sürücü belgesi ile cezaevine girmesi” şeklinde gerçekleşen somut olay değerlendirildiğinde; sanık hakkında “suçun işleniş şekli, geçmişteki sabıkalığı kişiliği, suç işleme konusundaki yoğun kararlılığı, tayin olunacak cezanın sanığı uslandırmayacağı ” biçimindeki olaya ve faile özgülenmeyen soyut ve genel nitelikli açıklamalar yeterli ve yasaya uygun gerekçe sayılamayacağından sanık hakkında yetersiz gerekçe ile 2-5 yıl arasında 4 yıl hapis cezasına hükmedilerek fazla ceza tayini,
2-) TCK’nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
3-) Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında, TCK.nun 58. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, tekerrür uygulaması yönünden CMUK’un 326/son maddesinin gözetilmesine, 12.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.