Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/12650 E. 2015/4726 K. 05.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/12650
KARAR NO : 2015/4726
KARAR TARİHİ : 05.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2014/106884
MAHKEMESİ : Bakırköy 16. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 30/12/2013
NUMARASI : 2010/94 (E) ve 2013/1048 (K)
SUÇ : Mühür bozma

Yapılan yargılama ve toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
1-Sanık hakkında aynı yere ilişkin birden çok kez mühürleme ve mühür bozma tutanağı düzenlendiği, yapılan UYAP sorgulamasında hakkında birden çok dava açıldığı (11. Ceza Dairesinin 18.03.2014 tarihli ilamı ile bozulmasına karar verilen Bakırköy 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 06.12.2011 tarih 2010/85 (E) ve 2011/677 (K) sayılı kararında olduğu gibi) ve bir kısmının sonuçlandığı cihetle, her iddianameye kadar olan eylemlerin zincirleme biçimde işlenmiş bir mühür bozma suçunu oluşturacağı, iddianameden sonraki eylemlerin ise ayrı suçu oluşturacağı gözetilerek sanık hakkında devam eden ve sonuçlanmış dava dosyaları Uyap sisteminden ve güncel adli sicil kaydından araştırılarak, getirtilip incelenmesi, aynı yer ile ilgili irtibatlı dosyaların mümkünse birleştirilmesi, değilse gerekli belgelerin onaylı örneklerinin dosya içerisine alınmasından sonra hukuki durumun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi,
2-TCK’nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki ‘velayet hakkından, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun’ sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, alt soyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
3-Sanığın mükerrirliğine esas alınan Bakırköy 16.Asliye Ceza Mahkemesinin 30.12.20213 tarih, 2010/94 esas, 2013/1048 karar nolu ilamındaki tehdit suçundan hükmolunan miktar 3600 TL adli para cezası olduğu gözetilmeden 1800 TL olarak yazılması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 05.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.