YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/12588
KARAR NO : 2015/5985
KARAR TARİHİ : 08.12.2015

Tebliğname No : 11 – 2015/280706
MAHKEMESİ : Adana 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 06/05/2010
NUMARASI : 2008/1086 (E) ve 2010/639 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

Suça konu 5 adet bononun sanıklar tarafından iştirak halinde sahte olarak düzenlenip katılana karşı icra takibine konulduğunun iddia edildiği olayda; suça konu bonoların icra takibine konulduğu tarihin suç tarihi olması nedeniyle, gerekçeli karar başlığına “15.09.2005-11.07.2008” olarak yanlış yazılan suç tarihinin “11.07.2008” olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
… Ltd. Şti yetkilisi tanık …..’ın sahte cironun suça konu bonoları sanık ….’a vermesinden sonra yapıldığını beyan etmesi karşısında, …. Ltd Şti. adına yapılan cironun sanıklar tarafından yapıldığı ve yapılan sahteciliğin aldatma yeteneğine sahip olduğu kabul edildiğinden tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre katılan vekili, sanıklar ve müdafilerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle;
1) 5237 sayılı TCK’nın 43. maddesinde, “değişik zamanlarda” denilmesi karşısında; aynı anda gerçekleşen fiillerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı, ancak belge sayısının TCK’nın 61. maddesi uyarınca temel cezanın tayininde nazara alınması gerektiğinden, suça konu 5 adet bononun aynı anda icra takibine konularak kullanıldığı cihetle, eylemin bir bütün olarak tek bir resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu ve eylemde zincirleme suç hükmünün uygulanma olanağının bulunmadığı gözetilmeden, TCK’nın 43. maddesi uygulanması suretiyle fazla ceza tayini yasaya aykırı,
2) T.C. Anayasa Mahkemesi’ nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili, sanıklar ve müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.