Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/11757 E. 2015/4321 K. 23.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/11757
KARAR NO : 2015/4321
KARAR TARİHİ : 23.10.2015

Tebliğname No : 11 – 2011/93756
MAHKEMESİ : Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 02/11/2010
NUMARASI : 2010/113 (E) ve 2010/267 (K)
SUÇ : Görevi kötüye kullanma

Katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olan ve kovuşturma evresinde davaya katılmak istediğini beyan ettiği halde hakkında usulüne uygun olarak katılma kararı verilmeyen şikayetçinin, 5271 sayılı CMK’nun 260/1. madde ve fıkrası uyarınca yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu belirlenerek aynı Yasanın 237/2. maddesi gereğince katılma kararı verilerek yapılan incelemede;
I-Sanık Z.. D..’nun resmi belgede sahtecilik suçundan beraatine dair hükme yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Olay tarihinde Elazığ ili, …. ilçesi, ….. Beldesi ….. Mahalle muhtarı olan sanık Z.. D..’nun, ayırma kararı verilerek hakkında ayrı soruşturma yürütülen ve açık kimliği tespit edilemeyen bir kişinin getirmiş olduğu “nüfus cüzdanı talep belgesi”nde katılan S.. Ö..’e ait bilgilerin, belgede fotoğrafı yapışık olan ve açık kimliği tespit edilemeyen bu kişiye ait olduğunu kabul ederek onaylamak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia olunması, sanık Z.. D..’nun, olayı tam olarak hatırlamadığını, S.. Ö.. adlı şahsı tanımadığını, bu şahsın talep belgesini imzalarken mahallede oturan Zülfü ve T… Ö….çocukları zannederek, soyadanın onun soyadına benzediğinden dolayı fazla dikkat etmeyerek imzalamış olabileceğini, mahallesinin kalabalık olduğunu bu yüzden şahısları tek tek tanımanın mümkün olmadığını, suç işleme kastının olmadığını, sanık S.. Ö..’in ise talep belgesinde fotoğrafı bulunan şahsın müracaatı üzerine belge düzenlediğini, fotoğraftaki şahsın gerçekte S.. Ö.. olup olmadığını bilmesinin mümkün olmadığını savunması karşısında; nüfus cüzdanı talep belgesi onaylanılmadan önce uyulması gereken yasal mevzuat hükümleri kapsamlıca araştırıldıktan sonra sanık hakkında 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9/3.maddesindeki ilkeler ışığında yüklenen sahte nüfus cüzdanı kayıp değiştirme belgesi düzenlemek şeklindeki eylemin sübutu halinde, 29.04.2006 tarih ve 26153 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 67/1.maddesinde tanımlanan suçu oluşturup oluşturmayacağı ve sanığın sahtecilik kastının bulunmadığının kabulü halinde ise eylemin görevi ihmal suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışılarak sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik inceleme sonucu yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
II-Sanık S.. Ö..’in Görevi Kötüye Kullanmak suçundan beraatine dair hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğünde görevli memur olan sanık S.. Ö..’in düzenlenen resmi belgeyi kontrol etmeden nüfus cüzdanı düzenlemek suretiyle görevi kötüye kullanmak suçunu işlediğinin iddia edilmesi, sanığın suçlamayı kabul etmeyerek getirilen nüfus cüzdanı talep belgesi uyarınca işlem yaptığını savunması karşısında; Olay tarihi itibariyle katılan S.. Ö..’ün nüfus kayıtlarının tutulduğu sistemde fotoğrafının bulunup bulunmadığı ve yetkili nüfus memurlarınca, bu neviden belgelerin düzenlenmesi sırasında, ilgili şahıs adına sisteme kayıtlı fotoğrafı kontrol etme gibi rutin bir uygulama yapılıp yapılmadığının sorulduktan sonra toplanan ve tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.