Yargıtay Kararı 21. Ceza Dairesi 2015/10324 E. 2017/1304 K. 15.03.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10324
KARAR NO : 2017/1304
KARAR TARİHİ : 15.03.2017

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1) Sanık hakkında 20.02.2009 keşide tarihli … seri nolu 1.485 TL bedelli çalıntı çeki, sahte olarak tanzim ederek tedavüle koyduğunun kabul olunduğu somut olayda, dosyanın incelenmesinde; sanığın savunmalarında istikrarlı bir şekilde üzerine atılı suçlamayı inkar etmesi ve suça konu çekteki sahteciliğin ne şekilde gerçekleştirildiğine dair somut tespitin bulunmaması sebebiyle, öncelikle çekin gerçek veya sahte olup olmadığına ve çekte keşideci olarak gözüken Halleleven Tekstil Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. Yetkilisi …’ın imzasının sahte olarak atılıp atılmadığına ilişkin rapor alınması ve soruşturma aşamasında şüpheli konumunda bulunan …’in ifadesinde sanığın yanına gelerek Tadımsan Yemek Dünyası adlı firmaya satmak üzere turşu aldığını ve karşılığında suça konu çeki verdiğini belirtmesi nedeniyle, Tadımsan Yemek Dünyası şirketinin yetkilisi olan tanıklar … ve Turgut Gümüş’ün beyanlarına yeniden başvurularak, kendisini “Cebecioğlu Turşuları- …” yetkilisi … olarak tanıtıp turşu satan kişinin sanık olup olmadığına dair yüzleştirilme yapılmasından sonra belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, suça konu sahte belge aslının duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, aldatıcı nitelikte olup olmadığının kararda tartışılması ve denetime imkan verecek şekilde dosya içine konulmasından sonra toplanan tüm deliller değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik inceleme ile hüküm kurulması;
Kabule göre de;
2) Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.06.2013 gün 2013/8-151/304 sayılı ilamında açıklandığı üzere, birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülüğün bulunması halinde bunlardan en ağırının esas alınması gerektiği cihetle Bursa 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 04.04.2006 gün ve 2003/58 sayılı ilamın, tekerrüre esas alınan Yalova 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin ilamından daha ağır hükümlülük içerdiği gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması,
3) Suça konu belgenin akıbeti hakkında karar verilmemesi, yasaya aykırı,
4) T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Yasa ile değişik 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığı gözetilerek, 1412 sayılı CMUK’nun 326/son ve 5257 sayılı Yasanın 108/2. maddeleri gereğince koşullu salıverilmeye eklenecek sürenin, hatalı uygulama sonucu hükümde gösterilen ilam nedeniyle koşullu salıverilmeye eklenecek süreden fazla olmayacağı hususunun saklı tutulmasına, 15.03.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.