Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2019/3469 E. 2019/5410 K. 01.10.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/3469
KARAR NO : 2019/5410
KARAR TARİHİ : 01.10.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 2/B şerhinin terkini, olmadığında tazminat istemli davadan dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 18/04/2019 gün ve 2016/13974 E. – 2019/2787 K. sayılı ilâmıyla düzeltilerek onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davalı Hazine vekili ile katılma yolu ile davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
….mevkiinde bulunan 65 parsel sayılı 1.750 m² yüzölçümlü ve tarla vasıflı taşınmaz, 1968 yılında yapılan tapulama çalışmalarında …..adlı şahıs adına tespit edilmiş ve….sayılı kararı ile verilen tescil kararının Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 1980/2943 E. – 3199 K. sayılı kararı ile onanması sonucu davalı taşınmaz, tespit maliki Mustafa Uzun adına tapuya tescil edilmiştir. Daha sonra dava konusu Kışla mevkiinde bulunan 65 parsel sayılı taşınmaz, 21/09/1999 tarih ve 3569 yevmiyeli satış ile davacı … adına tapuda el değiştirmiştir.
Davacı vekilinin 21.02.2013 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava konusu taşınmazı tüm takyidatlardan ari olarak ve tapu siciline güvenerek iktisap ettiğini, müvekkilinin taşınmazını satmak maksadı ile tapu müdürlüğüne gittiğinde taşınmazın tapu kütüğünde, “Kısmen 2/B şerhi”nin işlendiğini gördüğünü, müvekkili tarafından ilgili kurumlara “Şerhin Terkini” için gerekli bireysel başvuruların yapılmasına karşın olumlu bir cevap alınamadığını, bu nedenlerle mülkiyeti müvekkiline ait olan ve ayrıca hakkında orman arazisi olmadığına dair kesin hüküm bulunan taşınmazın üzerine haksız ve yolsuz olarak tesis edilen şerhin terkinini, mahkeme aksi kanaatte olursa, şerhin konulması ile ilgili olarak müvekkilinin uğradığı zarara ilişkin olarak talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydıyla ve yine daha sonra artırılmak ve ıslah edilmek üzere şimdilik 10.000.-TL tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulü ile dava konusu 65 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında mevcut “Kısmen 2/B parseli içerisinde kalmaktadır” şerhinin iptaline karar verilmiş, hüküm davalılar Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve Hazine ile Orman Yönetimi vekillerince ayrı ayrı temyiz edilmiş, Dairemizin 24.03.2015 tarih ve 2015/3317 E. – 2015/2007 K. sayılı kararı ile “1) Davalı Hazinenin temyiz itirazları yönünden; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, yörede 1976 yılında yapılan arazi kadastrosu sonrasında Orman Yönetimi tarafından çekişmeli taşınmazın orman olduğu iddiasıyla, açtığı dava sonucunda ….. Tapulama Hakimliğinin 1976/486 E. – 1979/120 K. sayılı ilâmı ile davanın reddine ve taşınmazın davalı adına tesciline karar verildiği ve kararın Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 1980/2943 E. – 3199 K. sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği, 2003 yılında yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulamasında kısmen 2/B kapsamında bırakıldığı ve taşınmazın tapu kaydına kısmen 2/B kapsamında kaldığına dair şerh verildiği, ancak taşınmazın mahkeme kararı ile orman sayılmayan yerlerden olduğu belirlenerek kişi adına tesciline karar verildiği anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanması gerekmiştir.
2) Davalılar Orman Yönetimi ve Orman ve Su İşleri Bakanlığının temyiz itirazlarına gelince; yargılamaya konu davada Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile Orman Yönetiminin pasif dava ehliyeti bulunmadığından, bu davalılar hakkında husumetten ret kararı verilmesi gerekirken, Orman Yönetimi ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı yönünden de davanın kabulüne ve aleyhe vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine karar verilmiş olması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.” denilerek Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve Orman Yönetimi ile ilgili kurulan hükme ilişkin olarak bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulü ile şerhin iptaline ilişkin hüküm kesinleştiğinden bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davalı … ve Su İşleri Bakanlığı ile Orman Genel Müdürlüğüne karşı açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı ile davalı Hazine vekilleri tarafından temyiz edilmekle Dairenin 18/04/2019 gün ve 2016/13974 E. – 2019/2787 K. sayılı kararı ile “Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava; tapu kaydındaki 2/B şerhinin terkini istemi, olmadığında tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmasında ve haklarında açılan dava husumetten reddedildiğinden davalılar Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile Orman Genel Müdürlüğüne lehine yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmolunmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, şerhin iptaline ilişkin hüküm onanarak kesinleştiğinden bu kısma ilişkin vekalet ücreti de kesinleşmiştir. Bozmadan sonra şerhin iptaline ilişkin kısım için davacı lehine yeniden vekalet ücretine hükmolunması doğru değil ise de belirtilen bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hükmün altıncı bendinin hükümden çıkarılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle onanmasına” karar verilmiştir.
Bu kere davacı vekili ile davalı Hazine vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
1) Davalı Hazinenin karar düzeltme talebi incelendiğinde; karar düzeltme dilekçesinde değinilen hususlar temyiz aşamasında da ileri sürülmüştür. Dairemiz kararı bu konulara cevap teşkil edecek nitelikte olduğu gibi, usul ve yasaya da uygundur. Bu nedenle karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.
2) Davacı vekilinin karar düzeltme talebi doğrultusunda dosya tekrar incelendiğinde ise; mahkemenin 21.01.2014 gün ve 2013/205 E. – 2014/27 K. sayılı, davanın kabulü ile dava konusu 65 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında mevcut “Kısmen 2/B parseli içerisinde kalmaktadır” şerhinin iptaline ilişkin verdiği ilk kararda davacı lehine 1.500 TL vekalet ücretinin davalı … Genel Müdürlüğünden alınarak davacıya verilmesine hükmedildiği, anılan kararın temyizi üzerinde Dairenin 24.03.2015 gün ve 3317-2007 sayılı bozma kararında özetle söz konusu davada davalı … Yönetimi ve Orman ve Su İşleri Bakanlığının pasif dava ehliyeti bulunmadığından bu davalılar hakkında husumetten red kararı verilmesi gereğine değinildiği, bu haliyle mahkemenin davacı lehine Orman Yönetimi aleyhine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin hükmünün ortadan kalktığı, bozma sonrası mahkemenin 12.01.2016 gün ve 2015/1064 E. – 2016/21 K. sayılı kararında davacı lehine 1.800 TL vekalet ücretinin davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine hükmedildiği, anılan kararın temyizi üzerine bu sefer Dairenin 18/04/2019 gün ve 2016/13974 E. – 2019/2787 K. sayılı kararında sehven, şerhin iptaline ilişkin olarak verilen karar onanarak kesinleşmiş olduğundan bu kısma ilişkin olarak verilen vekalet ücretinin de kesinleştiği, bozmadan sonra şerhin iptaline ilişkin kısım için yeniden davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de bu husus bozma nedeni sayılmayarak hükmün davacı lehine vekalet ücretinin kararlaştırıldığı 6. bendinin hükümden çıkartılmak suretiyle düzeltilerek onanmasına karar verilmiş, ancak yukarda değinildiği üzere davacı lehine Orman Yönetimi aleyhine hükmedilen ilk vekalet ücreti Dairenin bozma kararı sonrası ortadan kalkmış bulunduğundan ortada davacı lehine verilen ve kesinleşen bir vekalet ücreti bulunmamaktadır. Bu nedenle; mahkemece bozma sonrası verilen ikinci kararda davacı lehine Hazine aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile hükmün onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin karar düzeltme itirazlarının REDDİNE, aynı Kanunun 442. maddesi uyarınca takdiren 389.00.-TL para cezasının düzeltme isteyenden alınmasına,
2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 18/04/2019 gün ve 2016/13974 E. – 2019/2787 K. sayılı düzeltilerek onama kararı kaldırılarak, 12/01/2016 gün ve 2015/1064 E. – 2016/21 K. sayılı yerel mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA 01/10/2019 günü oy birliği ile karar verildi.