Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2019/3212 E. 2019/4862 K. 17.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/3212
KARAR NO : 2019/4862
KARAR TARİHİ : 17.09.2019

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada…. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, hisseli gayrimenkul (devre mülk) satış sözleşmesinin tek taraflı feshi üzerine ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir.
..3. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından; Taraflar arasındaki uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
…. 2. Tüketici Mahkemesi tarafından; dava konusunun taraflar arasında imzalanan Devre Mülk Sözleşmesi ve gayri menkul üzerinde ayni hak tesisine ilişkin olduğu, bu sözleşmenin resmi nitelikte ve resmi merciler önünde yapılması gerektiği, taraflar arasındaki sözleşmenin ise harici yapılmış olduğu, bu haliyle de genel hükümlere göre genel mahkemelerde inceleme yapılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
4077 sayılı Kanunun 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. 4822 sayılı Kanun ile değişik; 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 23. maddesinin 1. fıkrasında “Bu kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılacağı “belirtilmiştir. Somut uyuşmazlıkta temyize konu iş bu dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin feshi isteğine ilişkin olup devre mülk hakkı Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır. Taşınmazın aynına taalluk etmekte olup, bu kabil satışlarda resmi şekilde yapılması gerekir. Uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinde görülmesi için geçerli bir sözleşme olması gerekir. Sözleşme resmi şekilde yapılmamıştır. Bu nedenle 4822 sayılı Kanun ile değişik, 4077 sayılı Kanundan kaynaklanan bir uyuşmazlık yoktur. Dava Borçlar Kanununun Genel Hükümlerine göre açılmış sözleşmenin iptali ve geçersiz sözleşme nedeniyle ödenen paranın tahsili isteğine ilişkindir. Öyle ise taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kalmadığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevli değildir. Bu durumda uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ….Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 17/09/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.