Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2019/3 E. 2019/906 K. 12.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/3
KARAR NO : 2019/906
KARAR TARİHİ : 12.02.2019

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi

Davacılar … ve arkadaşları vekili ile davalı … arasındaki tazminat davası hakkında bölge adliye mahkemesince kurulan hükmün davacılar vekili tarafından adli yardım talepli olarak temyizi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava ile ilgili temyiz incelemesi yapılabilmesi için; öncelikle adli yardım talebinin değerlendirilmesi gerekmektedir.
6100 sayılı HMK’nın 334. maddesinde “(…) Kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, gereken yargılama veya takip giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olan kimseler, iddia ve savunmalarında, geçici hukukî korunma taleplerinde ve icra takibinde, taleplerinin açıkça dayanaktan yoksun olmaması kaydıyla adli yardımdan yararlanabilirler. (2) Kamuya yararlı dernek ve vakıflar, iddia ve savunmalarında haklı göründükleri ve mali açıdan zor duruma düşmeden gerekli giderleri kısmen veya tamamen ödeyemeyecek durumda oldukları takdirde adli yardımdan yararlanabilirler. (3) Yabancıların adli yardımdan yararlanabilmeleri ayrıca karşılıklılık şartına bağlıdır.” hükmü getirilmiştir. Aynı Kanunun 336. maddesinde ise “(2)Talepte bulunan kişi, iddiasının özeti ile birlikte, iddiasını dayandıracağı delilleri ve yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri mahkemeye sunmak zorundadır. (3) Kanun yollarına başvuru sırasında adli yardım talebi bölge adliye mahkemesine veya Yargıtaya yapılır. (…) Adli yardım talebine ilişkin evrak, her türlü harç ve vergiden muaftır.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Hükmü temyiz edenler davacılar vekili temyiz dilekçesinde adlî yardım talebinde bulunmuş ve temyiz dilekçesinin ekine davacılardan … ve … adına muhtarlıkça düzenlenmiş “fakirlik belgesi” eklemiştir.
…) Davacılar vekilinin “adlî yardım taleplidir” ibaresini hâvi temyiz dilekçesi ekinde sunmuş olduğu davacılardan sadece ikisine ait fakirlik belgesi ve dosya kapsamına göre, davacıların kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin ödemesi gereken temyiz giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu yönünde kanaat uyandırmadığından davacı vekilinin adlî yardım talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2) Davacılar vekilinin adlî yardım talebi reddedildiğinden, Dairemizin bu kararına karşı itiraz edilmez veya itiraz reddedilirse temyiz incelemesi yapılabilmesi için dava değerine göre hesaplanan temyiz başvuru harcının yatırılması gerektiğinden bunun ikmâli için HMK’nın geçici 3. maddesi atfıyla 1086 sayılı HUMK’nın, 26/09/2004 tarihli 5236 sayılı Kanunun 16. maddesi ile değiştirilmeden önceki 434/3. maddesi uyarınca temyiz eden davacı vekiline usûlüne uygun muhtıra tebliğ edilerek sonucuna göre işlem yapılması için dosyanın geri çevrilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin adlî yardım talebinin REDDİNE; Dairemizin bu kararına karşı tebliğden itibaren bir hafta içinde Yargıtay 21. Hukuk Dairesi nezdinde itiraz edilebileceğine, açıklanan nedenlerle dosyanın BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİNE GERİ ÇEVRİLMESİNE 12/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.