Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2018/6336 E. 2019/3019 K. 02.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/6336
KARAR NO : 2019/3019
KARAR TARİHİ : 02.05.2019

…….

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava dilekçesinde,….. 1 parsel sayılıtaşınmazın tarafların murisi …..vefatı ile taraflara kaldığını, taşınmazın aynen taksim yolu ile paylaşılmasının mümkün olmadığını belirterek taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmesi istenilmiştir.
Mahkemece 21/04/2014 tarihinde dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiş, davalılar vekilinin hükmü temyiz etmesi üzerine Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 22/12/2016 gün ve 2015/14037 E. – 2016/13151 K. sayılı bozma kararı ile, “…Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, dava konusu taşınmazın davacı ile diğer davalıların murisi …..adına kargir ev vasfıyla tapuda kayıtlı olup, anataşınmazın betonarme kargir nitelikte, bodrum, zemin, 1 ve 2. kat ile çatı katından oluştuğu, binanın zemin katının ön cephesinde 3 dükkan, yan cephesinde 2 dükkanın, 1 ve 2. katlarda 3+1, çatı katında 2+1 odalı daire olmak üzere toplam sekiz bağımsız bölüm bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, taşınmazın yüzölçümü, vasfı ve mirasçı sayısı nedeniyle satış yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verilmiştir. Taşınmazın bu niteliğine göre üzerindeki yapının Kat Mülkiyeti Kanununun 50/2. maddesi hükmüne uygun olup, paydaş ve bağımsız bölüm itibariyle her bir paydaşa da (mirasçı davacı ve mirasçı davalılar arasında elbirliği şeklinde) en az bir bağımsız bölüm düştüğü anlaşılmaktadır. Dava konusu taşınmaz üzerinde kat mülkiyeti kurmaya elverişli sekiz bağımsız bölüm olup (mirasçılar arasında elbirliği şeklinde) kat mülkiyeti oluşturulabileceği, bağımsız bölüm ve daireler arasındaki değer farkının ise ivaz ilavesiyle denkleştirilmesi mümkün bulunmaktadır.
Mahkemece, yukarıda açıklanan hususlar gözönünde bulundurularak öncelikle kat mülkiyetine geçişin sağlanması yolunda yargılama yapılması gerekirken, açıklanan hususlar yerine getirilmeden yetersiz araştırma ve eksik incelemeyle ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir…” denilmek sureti ile bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne,…….parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine, satış bedelinin paylaştırılmasında mahkemenin 2012/443 E. – 2012/462 K. sayılı muris…….ait mirasçılık belgesinin dikkate alınmasına, satışın umuma açık artırma suretiyle yapılmasına karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece bozma kararına uyulmuşsa da gereği yerine getirilmemiştir.
Şöyle ki;
Dairenin bozma kararında, dava konusu taşınmazın üzerinde toplam sekiz bağımsız bölümden oluşan kargir yapı mevcut olduğu, paydaş ve bağımsız bölümlerin sayısı itibariyle her bir paydaşa en az bir bağımsız bölüm düştüğü, taşınmaz üzerindeki yapının Kat Mülkiyeti Kanununun
…….

50/2. maddesi hükmüne uygun nitelikte olduğu belirtilerek, mahkemece Kat Mülkiyeti Kanununun 12. maddesinde sayılan işlemlerin ve belgelerin tamamlattırılması için kat mülkiyetine geçiş suretiyle ortaklığın giderilmesini isteyen davalı tarafa yetki ve yeterli süre verilmesi, bu hususlar eksiksiz yerine getirildiği takdirde de; dava konusu taşınmaz üzerindeki yapıda her bir bağımsız bölümün (konumu, yüzölçümü, kullanım amacı ve eklentileri yerinde incelenip irdelenerek) değeri ve bu değere göre özgülenecek arsa payı uzman bilirkişi aracılığıyla saptanıp varsa fiili taksime göre, taksim yoksa çekilecek kura ile önce her bir paydaşa birer bağımsız bölüm özgülendikten sonra gerekiyorsa değer farkı nedeni ile ödenecek ivaz da belirlenmek suretiyle payların denkleştirilmesi, yönetim planı gibi belgeleri paydaşların (tanınan süreye rağmen) imzalamaktan kaçınması halinde bunların imzalanmış sayılması suretiyle tahkikatın ikmal edilmesinden sonra kat mülkiyetine geçiş yoluyla ortaklığın giderilmesine; belirtilen koşulların oluşmaması halinde ancak, satışa karar verilmesi gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyulduğuna göre, bozma kararında değinilen tüm hususlar dikkate alınarak, aynen taksim talep eden tarafa Kat Mülkiyeti Kanununun 12. maddesi gereğince tamamlanması gereken her bir belge ve yapılması gereken her bir işlemi açıkça gösterir şekilde, bir aydan az olmamak üzere makul süreler ve yetki vermek suretiyle kat mülkiyetine geçiş yoluyla ortaklığın giderilmesi koşullarının oluşturulmasına imkan sağlanması, ayrıca her ne kadar bilirkişi raporunda taşınmazın inşaat ruhsatı alamayacağından bahisle kat mülkiyeti kurulamayacağı belirtilmiş ise de bu hususun ilgili belediyesinden sorularak hiçbir tereddüte mahal bırakmayacak şekilde kat mülkiyetinin kurulup kuralamayacağının belirlenmesi yerine yetersiz araştırma ve eksik inceleme ile ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 02/05/2019 günü oy birliği ile karar verildi.