Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2018/5302 E. 2018/7540 K. 26.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/5302
KARAR NO : 2018/7540
KARAR TARİHİ : 26.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davada… 2. Asliye Hukuk ve …3. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
… 2. Asliye Hukuk Mahkemesince; davalı …’in ve yetkili olduğu şirketin adresinin “Salihiye Mah. Acarlar Sk. No:53 …” ile “Aşağı Işıklı Mah. …Otogari …” olduğu, davalı şirket yetkililerin davaya karşı cevaplarında şirket merkezinin adresinin “…” ilçesi sınırları içerisinde kaldığı hususunu beyan ettikleri ve yetki itirazında bulundukları anlaşılmıştır. HMK’nın 6. maddesine göre genel yetkili icra dairesinin borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesi olduğu hükmü uyarınca davalıların süresinde yetki hususunda itirazda bulundukları ve davacı vekilinin de 22/02/2018 tarihli duruşmada yetki itirazının kabulü ile dosyanın …Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini talep ettiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
…3. Asliye Hukuk Mahkemesince ise davacı ile davalı arasında düzenlenen hizmet alım sözleşmeden doğabilecek uyuşmazlıkların çözümünde “…” mahkemelerinin yetkili olacağı belirlenmiştir. Tacir olan taraflar arasında yapılan sözleşmedeki düzenleme dikkate alındığında “…” mahkemelerinin yetkisi münhasır yetki olup, bu nedenle davanın “…” Mahkemelerinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 6. maddesi uyarınca her dava kural olarak davalının ikametgahı mahkemesinde açılır. Sözleşmeden doğan davalar ayrıca sözleşmenin icra olunacağı (işin yapılacağı) yer mahkemesinde de açılabilir (HMK m.10) Taraflar arasında yetki sözleşmesi var ise o yer mahkemesi de yetkilidir. (HMK m. 17) Anılan bu yasal kurallar dikkate alındığında kamu düzeni gereği istisnalar hariç davacı tarafın bu yer mahkemelerinden birisinde davasını açma konusunda seçimlik hakkı vardır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 17. maddesinde “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” düzenlemesi yer almaktadır.
Yetki sözleşmesi tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında yapıldığı takdirde HMK’nın 17. maddesi uyarınca geçerlidir. Yalnızca tacirler ve kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlık hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi yetkili kılabilir. Bu yeni düzenleme, 01.10.2011 tarihinden sonra açılacak davalar bakımından uygulanmakla birlikte, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 19. maddesinin 2. bendi “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmünü içermektedir.
Mahkemece re’sen yetkisizlik kararı verilebilecek haller, dava şartı olan, kesin yetki halleridir. HMK’nın 18. maddesi kesin yetkinin olduğu hallerde tarafların yetki sözleşmesi yapamayacaklarını açıkca düzenlemiştir. Bu nedenle yetki sözleşmesi kesin yetkinin olduğu hallerde yapılamaz. Yetki sözleşmesinin yapılmış olması da re’sen yetkisizlik kararı verilebilecek hallerden değildir. (11. HD 2016/15056 -2017/319 vb)
Somut olayda dava; davacı ile davalı arasında düzenlenen hizmet alım sözleşmeden kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilşkindir. Bu halde davada yetki kesin değildir. O halde; dava genel ya da özel yetkili mahkemede açılabilir. Bu dava açısından özel yetki kuralı bulunmadığına, taraflar arasında yapılan sözleşmede bir yetki şartı belirlenmediğine ve davalı tarafından süresinde yapılmış bir yetki itirazı bulunduğuna ve yetki itirazının kabulüne dair karar ile davalı …’ in ve yetkili olduğu şirketin adresinin “Salihiye Mah. Acarlar Sk. No:53 …” ile “Aşağı Işıklı Mah. …Otogari …” olduğuna göre, davanın, …3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince …3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 26/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.