Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2018/3868 E. 2018/5467 K. 10.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/3868
KARAR NO : 2018/5467
KARAR TARİHİ : 10.09.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)

Taraflar arasındaki davada … 2. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) ve …… Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, ayıplı ifadan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
… 2. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesince, somut olayda, davalı … ve ……in …… ilçesinde ve …… ilinde oturdukları ve sözleşmenin ifa yerinin …… olduğu anlaşılmıştır. …… dükkanının ……’da olduğu gerek tespit dosyası ve gerekse gelen belge ve beyanlardan anlaşılmıştır. Bu durumda davalıların ikametgahlarının … ili olmadığı ve sözleşmenin de ifa yerinin … ili olmadığı görülmüştür. Davalıların ikametgahı ve sözleşmenin ifa yeri …… ilçesidir. 6100 sayılı HMK’nın 6 ve 10. maddelerine göre yetkili mahkeme …… Asliye Hukuk Mahkemesidir. Yetki itirazı süresinde yapıldığından ve davalılar arasında müştereken ve müteselsilen bir ilişki olduğundan ve zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan davalı … Ltd. Şti. yönünden de aynı değerlendirme yapılmıştır. Davacı ile davalılar arasında eser sözleşmesi gereği tüketici mahkemesi olarak dava görülmediğinden davacının adresi olan … Mahkemelerinin yetkili olduğu iddiasına katılınmamıştır. Tüketici olarak yerleşim yeri mahkemesinde dava açılması kuralına bu nedenle katılınılmamıştır gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
…… Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) ise; 6502 sayılı Kanunun 73/5. maddesinde açıkça tüketici davalarının tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesinde de açılabileceğinin hüküm altına alındığı, davacı tüketicinin yerleşim yerinin “…… Caddesi No. 1/5 … / …” olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 73. maddesinin beşinci fıkrasında “Tüketici davaları, tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesinde de açılabilir” denilmekte ise de bu kural 6100 sayılı HMK’nın yetkiye ilişkin kurallarının yanında bir ek yetki kuralıdır.
6100 sayılı HMK’nın 19. maddesinde “(1) Yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını, davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar da mahkemenin yetkisiz olduğunu her zaman ileri sürebilir. (2) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. (3) Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir. (4) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Somut olayda dava; davacı maliki bulunduğu 78 BF 465 plakalı 2009 model Dacia Logan 1.5 dizel motor olan aracını aylık bakımının yapılması için davalı … ve ……in …… ilçesinde bulunan …… dükkanına 06/04/2015 tarihinde götürüldüğünü, aracı teslim alan davalı … ve Salim, aracın bakımı ve bir kısım parçalarının değiştirilmesi konusunda davacı ile 1.745,00 TL’ye anlaştıklarını, davalıların 07/04/2015 tarihinde davacıyı arayarak aracın işlemlerinin bittiğini ve aracı teslim alabileceğini söylemeleri üzerine davacı da aynı gün aracını teslim aldığını ve anlaşılan ücretin nakit olarak ödendiğini, davacı, aracı alarak davalıların dükkanından yaklaşık 8-10 km uzaktaki … Yeşil mahallede bulunan Yeni Aydın Halı Yıkama isimli kendi işyerinin önüne çektiğini, aynı gece araç iş yerinin önünde kaldığını, 09/04/2015 tarihinde akşam işyerinde işi bittikten sonra evine gitmek üzere davaya konu araca bindiğini, çalıştırdığını, dükkan önünden harekete geçip 200 metre civarında yol aldığını, ancak araç olduğu yerde durduğunu ve motor aksamı kilitlendiğini, bunun üzerine aracını çekici çağırarak servise götürdüğünü, serviste aracan yağ filtresi ve aksamı ile ilgili işlerin iyi yapılmadığını, contasının sıkılmadığını bu sebeple araçtaki motor yağının dışarıya aktığını ve motorun yağsız kalmasından dolayı bu arızanın meydana geldiğini ifade ettiklerini, davalılar …… aracın yağ filtresinin değiştirmeleri esnasında üzerlerine düşen özen ve dikkati göstermeyerek bu arızaya sebep verdiklerini, araçtaki hasarın tespiti için … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/27 D.İş dosyası ile tespit yapıldığını, bu dosyada davalılar … ve ……e kusur yüklendiğini, davalıların kusuru nedeniyle araçta hasar meydana geldiğini, araçta bu olay nedeniyle 6.018,00 TL hasar meydana geldiğini, aracın tamiri esnasında başka bir araç kiralamak zorunda kaldığını ve yaklaşık 20 gün boyunca toplam 3.150,00 TL araç kiralama bedeli ödediğini, 118,00 TL ödeyerek kurtarıcı ile servise çekildiğini, ayrıca değişik iş dosyası ile 491,40 TL masraf yapıldığını, açılan davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 10.277,40 TL’nin davalılardan alınara davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Tüketici Mahkemesinde görülen davalarda yetki kesin değildir. Davacı, davasını kendi ikametgahı mahkemesinde açmıştır. Bu halde, davanın … 2. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) mahkemesinde görülüp, sonuçlandırlması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince … 2. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 10/09/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.