Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2018/3784 E. 2018/7650 K. 29.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/3784
KARAR NO : 2018/7650
KARAR TARİHİ : 29.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın sonunda yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 25/04/2017 gün ve 2016/14269 E. – 2017/3641 K. sayılı kararıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde dahili davalı gerçek kişilerden … tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Yörede 1991 yılında yapılan kadastro çalışmasında dava konusu taşınmaz 340 ada 6 parsel sayısı 6924,69 m² yüzölçümü ve tarla niteliğinde senetsizden … 1937 tarih ve 251 nolu vergi kaydı uygulanarak beyanlar hanesinde “… varisleri … Okulu varislerinden … ve …’ların 1943 yılından beri devren gelen zilyetlikleri mevcuttur” şerhiyle tespit malikinin … olduğu yazılarak zilyetlerin itirazından bahisle 3402 sayılı Kanunun 7. maddesi uyarınca düzenlenen tutanak komisyona devredilmiştir. Komisyon tarafından “…1990 yılında yapılan orman kadastro çalışmaları sonucunda 340 ada 6 sayılı parsel mahallinin 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince orman rejiminden çıkartıldığı… orman rejiminden çıkartılan bu yerin 1488 sayılı genelge doğrultusunda zilyetleri beyanlar hanesinde gösterilerek tarla vasfıyla … adına” tespiti yapılmış, bu tespit 18/06/1991 ilâ 18/07/1991 tarihleri arasında ilân edilmiştir. Orman Yönetimi taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla kadastro mahkemesinde tespite itiraz etmiş, kadastro mahkemesinin 12/11/1999 tarih ve 1991/196 E. – 1999/290 K. sayılı kararıyla 340 ada 6 parsel sayılı taşınmazın orman vasfıyla … adına tesciline karar verilmiş, hüküm kesinleşmiş, dava konusu taşınmaz orman niteliğinde, beyanlar hanesinde “… Varisleri … Okulu varislerinden … ve … kullanımındadır” şerhiyle … adına tescil edilmiştir.
Davacı … vekili 10/01/2013 tarihli dava dilekçesinde özetle, … Kadastro Mahkemesinin 1991/196 E. – 1999/290 K. sayılı kararıyla orman vasfıyla … adına tesciline karar verilen 340 ada 6 sayılı parselin yörede yapılan 2/B çalışmaları sırasında orman parseli dışına çıkarılarak beyanlar hanesine davalıların adının yazıldığını ileri sürerek, Devlet ormanı niteliğinde olan 340 ada 6 sayılı parsele ilişkin 2/B çalışmasının iptali ile taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanım şerhinin silinmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davalılardan … mirasçısı) …’un yargılama sırasında vefat ettiği belirlenerek mirasçıları olan … ve arkadaşları davaya dahil edildikten sonra, dava konusu taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu belirlenerek kadastro mahkemesince orman olarak tesciline karar verildiği, bu nedenle 1981 öncesi orman niteliğini kaybetmediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 340 ada 6 parsel sayılı taşınmazdaki zilyetlik ve orman dışına çıkarılma beyanlarının iptaline, taşınmaz orman vasfıyla … adına tescilli olduğundan tescil konusunda karar verilmesine yer olmadığına, taşınmazın beyanlar hanesinde kullanımında olduğu belirtilen şahıslar dışında diğer davalılar yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı … tarafından pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddi ile yargılama giderleri yönünden temyiz edilmiş, Dairenin 25/04/2017 gün ve 2016/14269 E. – 2017/3641 K. sayılı ilamıyla;
[Dava; 2/B çalışmasına itiraz ve tapu kaydındaki kullanıcı şerhinin iptali istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 22/02/1991 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve taşınmazın hükmen orman olarak tesciline karar verildiği … Kadastro Mahkmesinin kesinleşen 1991/196 E. – 1999/290 K sayılı dosyasında uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini yitirmediği ve 2/B madde koşullarını taşımayan yerlerden olduğu tespit edilerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA] karar verilmiştir.
Dahili davalı … karar düzeltme dilekçesinde dava konusu taşınmazın orman vasfını taşımadığını, …’un 1938 yılında buraya zilyet olduğunu, otlak yer olarak kullandığını, Orman Yönetimince …’un zilyetliğinin engellenmediğini, bu yerin 1977 yılında… adına tescil ve tespit edildiğini ve adı geçen adına tescil edilmesi gerektiğini belirterek kararın düzeltilmesi talebinde bulunmuştır. Karar düzeltme dilekçesi temyiz dilekçesi kabul edilerek işin esasının incelenmesine geçildi dosyadaki tüm bilgi ve belgeler yeniden gözden geçirildi gereği düşünüldü;
1) Davacı Hazinenin temyiz itirazlarının incelenmesi sonucunda verilen Dairenin 25/04/2017 gün ve 2016/14269 E. – 2017/3641 K. sayılı onama kararının aynen bırakılmasına,
2) Dahili davalı …’un karar düzeltme dilekçesi temyiz dilekçesi kabul edilerek işin esasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, … Kadastro Mahkmesinin kesinleşen 1991/196 E. -1999/290 K. sayılı dosyasında uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak ve taşınmazların eylemli durumu da nazara alınarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın eylemli durumunda içlerinde çok sayıda orman ağaç ve ağaççıkları ile toprakta bunlara ait kök ve kalıntılarının bulunduğu; toprağının, iri taneli, koyu renkli humusca zengin, (A+B) horizonları belirgin, toprak ve su mahafaza karakteri taşıyan erozyona müsait eski orman toprağı olduğu, parsellerin üç yönden doğu-batı-kuzeyden Devlet ormanı veya ormandan açma arazilerle sınır olup ormandan ayırıcı unsuru bulunmadığı, ormanın tâbi uzantısı olduğu, 1963 tarihli memleket haritasında yeşile boyalı orman işaretli olduğu, 1957 tarihli hava fotoğraflarında sık kızılçamlar altında çalılar olduğu anlaşılmakla, çekişmeli taşınmazın 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini yitirmediği ve 2/B madde koşullarını taşımayan yerlerden olduğu tespit edilerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına, aşağıda yazılı onama harcının …’a iadesine 29/11/2018 günü oy birliği ile karar verildi.