Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2018/3005 E. 2018/7743 K. 30.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/3005
KARAR NO : 2018/7743
KARAR TARİHİ : 30.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili … Kadastro Mahkemesine hitaben verdiği dava dilekçesi ile … köyünde bulunan 103 ada 1 parsel sayılı taşınmazın bir kısmının uzun süredir davacının kullanımında olmasına rağmen orman vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edildiğini belirterek taşınmazın tapusunun iptali ile davacı adına tescilini talep etmiş, mahkemece davanın askı ilan süresi içerisinde açılmadığı gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine ve dosyanın görevli asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, yapılan keşif sırasında davacı 128 ada 141 parsel sayılı taşınmazın da kendi kullanımında olduğunu belirtmiş, keşiften sonra asli müdahil vekili 14.04.2015 havale tarihli dilekçe ile taşınmazın asli müdahile ait olduğu belirtilerek dava konusu taşınmazların adına tescilini talep etmiş, makemece asıl davanın reddine, asli müdahilin davasının kabulü ile … köyü 128 ada 141 parselin tamamıyla 103 ada1 parselin bir kısmının tapularının iptali ile, teknik bilirkişi …’ın 19/09/2014 tarihli krokisinde (A) harfi ile gösterilen alanın asli müdahil … adına tesciline karar verilmiş hüküm davalı … Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede genel arazi kadastrosu ve orman kadastrosu çalışmaları 5304 sayılı Kanuna göre birlikte gerçekleştirilmiştir.
1- Davalı … Yönetiminin 103 ada 1 parsle sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazları yönünden;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün onanmasına,
2- Davalı … Yönetiminin 128 ada 141 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazları yönünden;
Davacı vekili tarafından mahkemeye sunulan dava dilekçesinde 103 ada 1 parsel sayılı taşınmazın bir kısmının uzun süredir davacının kullanımında olduğunu belirterek bu taşınmaza yönelik dava açılmış, keşif esnasında davacı 128 ada 141 parsel sayılı taşınmazı da kendi kullanımındaki alan içerisinde kaldığını belirtmiş, asli müdahil vekili de dava konusu taşınmazların adına tescilini talep etmiştir. Neticede 128 ada 141 parsel sayılı taşınmaza yönelik
davacı veya asli müdahil tarafından açılmış bir dava bulunmadığı gibi yine davacı veya asli müdahil tarafından usulüne uygun olarak yapılmış bir ıslah da bulunmamaktadır.
HMK’nın 297. maddesine göre mahkemece verilen kararın hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi ve verilen karar ile iki tarafın leh ve aleyhine hükmedilen görev ve hakların gayet açık ve anlaşılır biçimde yazılması gerekmektedir. Yine HMK’nın 297/2. maddesi “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” hükmünü içermektedir.
Somut olayda davacı veya asli müdahil tarafından 128 ada 141 parsel sayılı taşınmaza yönelik usulünce açılmış bir dava veya ıslah işlemi bulunmadığı halde HMK’nın 297. maddesine aykırı olarak bu taşınmaz hakkında hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: 1- Yukarıda bir numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … Yönetiminin 103 ada 1 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün bu taşınmaz yönünden ONANMASINA,
2- Yukarıda iki numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … Yönetiminin 128 ada 141 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu taşınmaz yönünden BOZULMASINA, 30/11/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.