Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2017/9186 E. 2019/4886 K. 17.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/9186
KARAR NO : 2019/4886
KARAR TARİHİ : 17.09.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı kayyımı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı … Yönetimi, 14.02.2013 tarihli dilekçesi ile …..375 parsel sayılı, 522 m2 yüzölçümlü taşınmazın kesinleşen orman sınırı içinde kaldığı, öncesi ve eylemli durumu itibarıyla da orman olduğu iddiasıyla, davalı adına olan tapu kaydının iptali, orman niteliğiyle Hazine adına tescili, el atmanın önlenmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 375 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, el atmanın önlenmesi isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı kayyımı tarafından temyiz edilmiştir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1945 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 17.01.1994 tarihinde ilan edilip kesinleşen aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması, 1961 yılında kesinleşen arazi kadastrosu vardır.
Dava tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu, eski tarihli memleket haritasına göre orman olduğu, tamamının eylemli orman niteliğinde bulunduğu anlaşıldığından yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; davalıyı kayyım sıfatı ile temsil eden Hazine, kendisini vekil ile temsil ettirmiş olup mahkemece davacının müdahalenin men’i talebi reddedildiği halde davalıyı kayyım sıfatı ile temsil eden Hazine yararına vekalet ücreti takdiri gerekirken mahkemece vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; davalı kayyımı Hazinenin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazının kabulü ile; hükme 7. paragraf olarak “1500,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı kayyımı Hazineye ödenmesine” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 17/09/2019 günü oy birliği ile karar verildi.