Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2017/8943 E. 2018/322 K. 22.01.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/8943
KARAR NO : 2018/322
KARAR TARİHİ : 22.01.2018

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile Orman Yönetimi vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar ve müdahil davacılar, tapu kaydına dayanarak yörede 2005 tarihinde ilk kez yapılan ve 12.07.2005 tarihinde ilân edilen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması sırasında… ilçesi, Yenice köyünde bulunan 136 ada 1 sayılı parselin orman sınırı içine alınması işleminin yanlış olduğunu ileri sürerek, bu yere ait sınırlamanın iptali istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davacıların ve müdahil davacıların davasının kısmen kabulü ile…. ili,… ilçesi, Yenice beldesi 136 ada 1 parsel sayılı taşınmazın bilirkişi heyetinin 26/11/2013 tarihli raporunda (c) harfi ile gösterilen 19,77 m²’lik kısmın ve (d) harfi ile gösterilen 21,20 m²’lik kısmın orman tahdit sınırı dışına çıkarılmasına, (a) harfi ile gösterilen 1440,63 m²’lik ve (b) harfi ile gösterilen 118,01 m²’lik kısım yönünden açılmış olan davanın reddine, Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) yönünden açılmış olan davanın, davalının taraf sıfatı bulunmadığı anlaşıldığından dava şartı yokluğundan usûlden reddine karar verilmiş, hüküm davacılar …, …, … ve …, müdahil davacılar …, …, …, davalılar Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmekle hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 04/11/2014 gün ve 2014/6826 E. – 9149 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında; “…taşınmazın (c) ve (d) olarak gösterilen bölümlerin orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığından Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve Orman Yönetiminin bu kısımlara ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, taşınmazın (a) ve (b) olarak gösterilen bölümlere yönelik mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın taşınmaz bölümlerinin orman sayılan yerlerden olup olmadığını belirleme noktasında yeterli olmadığından müdahil davacılar …, …, … ile davacılar …, …, … ve …’nun temyiz itirazlarının kabulüne, bu kısımlara ilişkin hükmün bozulmasına karar verilerek; mahkemece, çekişmeli parselin kadastro tespitine esas alınan tapu kayıtlarının ilk tesisinden itibaren tüm tedavül ve revizyonları ile bu revizyonları dıştan çevreleyen parsellerin kadastro tesbit tutanakları ve tesbitlerinin dayanağı olan tapu ve vergi kayıtları, çekişmeli parselin bulunduğu yere ilişkin en eski tarihlisinden en yenisine kadar, elde edilebilen tüm memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, dosyasına eklenerek dosya keşfe hazır hale getirilmeli, getirtilen tapu kayıtları yeterince yaşlı yerel bilirkişiler yardımıyla yöntemine uygulanması, tapu kayıtların kapsamı belirlenmesi, bilinmeyen sınırlar konusunda taraf tanıklarının beyanlarına başvurulması, tapu kayıtlarının kapsamları arazi üzerinde işaretlettirilmeli, tapu kapsamındaki arazinin krokisi düzenlettirilmesi ve çekişmeli parselin (a1) bölümünün bu tapu kaydı kapsamında kalıp kalmadığı yöntemince saptanması, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, getirtilen memleket haritaları, hava fotoğrafları ve
amenjman planları çekişmeli parseller ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle parsellerin öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmesi; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar ile 6831 sayılı Kanunun 1. madde birinci bend ile 1/G ve 1/F maddesi karşısındaki durumu saptanması; öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmesi; keşifte, hâkim gözetiminde, parsellerin her birinin dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmesi; gerek bozma kararından önce gerekse sonra düzenlenen uzman bilirkişi raporları arasında aktüel bulgular veya uygulanan eski tarihli harita ve hava fotoğraflarındaki nitelendirme ve görünümleri yönünden doğacak çelişkiler üzerinde durularak, bu çelişkilerin nedenleri açıklattırılması, çelişkiler yöntemince giderilmesi, 6831 sayılı Kanunun 1/J maddesi gereğince muhafaza karakteri taşımayan funda-maki ve çalılıkların orman sayılmayıp, bilimsel olarak eğimin %12’yi geçtiği yerlerin muhafaza karakteri taşıdığı hususu gözönünde bulundurulması ve oluşacak sonuç çerçevesinde, eski tarihli memleket haritasındaki görüntüsü ve nitelendirilmesi ile eylemli durumu itibariyle orman ağaçlar ile kaplı bölümleri var ise bu bölümlerin, özel orman sayılıp sayılmadığı ya da 6831 sayılı Kanunun 1/F ya da 1/G madde hükümlerine göre orman sayılmayan yerlerden olup olmadığı da irdelenerek bir karar verilmesi…” gereğine değinilmiştir.
Bozma kararına uyulması sonrasında mahkemece;
Davacılar … ve … tarafından davalı Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) aleyhine açılan davanın davalının pasif husumet ehliyeti (taraf sıfatı) bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine,
Davacıların tamamının davalı … yönünden açmış oldukları davanın kabulü ile dava konusu 136 ada 1 parsel sayılı paylı mülkiyete tabi taşınmazın tamamı (bağımsız bölümler dahil) ile ilgili olarak 94 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından yapılan orman kadastro tespitinin iptaline, dava konusu taşınmazın (bağımsız bölümler dahil) tamamının orman sınırları dışında bırakılmasına karar verilmiş, hüküm davalılar Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile Orman Yönetimi vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1968 yılında kesinleşen arazi kadastrosu ile 12.07.2005 tarihinde altı aylık askı ilânına çıkarılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamaları bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına, davalı … ve Su İşleri Bakanlığı yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/3. maddesinde sözü edilen ilkelere göre tayin edilen vekalet ücreti takdirinde ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Orman ve Su İşleri Bakanlığından harç alınmasına yer olmadığına 22/01/2018 günü oy birliği ile karar verildi.