Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2017/8001 E. 2020/2813 K. 10.09.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/8001
KARAR NO : 2020/2813
KARAR TARİHİ : 10.09.2020

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün istinaf edilmesi üzerine verilen Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 12.04.2017 tarih ve 2017/71 E. – 2017/45 K. sayılı ek kararın Yargıtayca incelenmesi davacı … vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

5831 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kadastro Kanununa eklenen geçici 8. maddesine göre 2014 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında … ilçesi, … köyü … ada … parsel sayılı 1119,43 m² yüzölçümündeki taşınmaz, tarla vasfı ile senetsizden davalı … adına tespit edilmiştir.
Davacı … vekili, taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşlık ve çalılık yerlerden olduğunu belirterek kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın taşlık ve çalılık vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk derece Mersin Kadastro Mahkemesince, taşınmazın zilyetlikle kazanma koşullarının davalı açısından gerçekleştiği gerekçesiyle davanın reddine, taşınmazın tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince, Mersin Kadastro Mahkemesinin 07.10.2016 gün 2016/376 – 250 sayılı kadastro tespitine itiraz davasına yönelik hükmün, dava konusu taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 36/2. maddesi uyarınca kadastro tespit tutanağındaki harca esas değeri nazara alındığında hüküm tarihi itibariyle HMK’nın 341/2. maddesi uyarınca kesin nitelikte bulunduğu gerekçesiyle davacı Hazinenin istinaf başvurusunun reddine kesin olarak karar verilmiş, hüküm davacı … vekili tarafından temyiz edilmiş, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince 12.04.2017 tarihli ek karar ile ilk derece mahkemesinin 07.10.2016 tarih 2016/376 E. – 2016/250 K. sayılı kararına karşı istinaf isteminin HMK’nın 352. maddesi uyarınca ön inceleme aşamasından reddine karar verildiği, HMK’nın 341/2 ve 362/1-a maddeleri uyarınca verilen daire kararının kesin nitelikte bulunduğu, HMK’nın 361. maddesi uyarınca temyizi kabil nihai kararlara karşı temyiz yasa yoluna başvurulacağı, somut olayda dairenin 03.03.2017 gün 2017/71 E. – 2017/45 K. sayılı kararının temyizi kabil bulunmadığı anlaşıldığından başvurucu Hazine vekilinin temyiz isteminin reddine dair ek karar verilmiş, davacı … vekili tarafından bu kez ek karar temyiz edilmiştir.
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununa eklenen geçici 8. madde gereğince yapılan kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 02.06.1995 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
Bölge adliye mahkemesince kanuna aykırı olarak hüküm kurulmuştur.
Kadastro Kanununa 7251 sayılı Kanunun 53. maddesi ile eklenen ek madde 6’ya göre kadastro mahkemesinin veya otuz günlük askı ilan süresinden sonra, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan davalarda genel mahkemelerin verdiği kararlar ile orman kadastrosuna ilişkin davalarda bu mahkemelerce verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre istinaf veya temyiz kanun yoluna başvurulabilir. Anılan yasal düzenlemeye göre, bölge adliye mahkemesince, işin esasına girilerek istinaf incelemesi yapılması gerekirken Hazinenin istinaf başvurusunun reddine kesin olarak karar verilmesi, bu kararın temyiz edilmesi üzerine de temyiz isteminin reddine ilişkin ek karar verilmiş olması doğru görülmemiş, temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararın kaldırılmasına ve esasa ilişkin temyiz incelemesi sonucunda da aynı gerekçelerle hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile ek kararın kaldırılmasına ve esas ilişkin hükmün BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesine gönderilmesine 10/09/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.