Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2017/5976 E. 2019/10 K. 14.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/5976
KARAR NO : 2019/10
KARAR TARİHİ : 14.01.2019

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava dilekçesinde; kat irtifakı kurulu anagayrimenkulde, binanın arka cephesinde bulunan ortak bahçeye geçiş olmadığı halde davalının bağımsız bölümlerinden projeye aykırı olarak merdiven yapılarak bahçeyi özel alanları haline getirdikleri, tahta perde ile ikiye böldükleri bildirilerek, tespit edilecek uygun bir yerden bahçeye geçit hakkı tesisi, bahçeyi ikiye bölen ağaç setin kal’i, bahçeye iniş için yapılan merdivenin kaldırılması istenilmiştir.
… Sulh Hukuk Mahkemesi 2013/1340 Esas – 2014/392 Karar sayılı kararıyla ortak alan olan bahçeye yapılan ağaç set yıkılmış olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, dava konusu apartmanın ortak kullanım alanı olan arka bahçe geçişi sağlamak için bilirkişi raporunda yer alan krokiye göre yol:2 kısmına bakan (—-) işaretli bahçe duvarının kapı genişliğinde kırılarak kapı yapılmasına, bu iş için gerekli 400,00 TL masrafın kat maliklerince arsa payları oranında dağıtılarak; 48,00 TL’nin zemin kat … nolu mesken sahibi … ve …’ten müştereken ve müteselsilen tahsiline, 48,00 TL’nin zemin kat 2 nolu mesken sahibi …’tan , 64,00 TL’nin …. kat 3 nolu mesken sahibi …’dan tahsiline, 48,00 TL’nin …. kat … nolu mesken sahibi …’ten, 88,00 TL’nin 2. kat 5 nolu mesken sahibi …’dan, 88,00 TL’nin 2. kat 6. nolu mesken sahibi …’dan tahsiline, dava konusu apartmanın … nolu bağımsız bölüm maliklerince bahçe ile balkon arasına yapılan portatif merdivenin kaldırılmasına karar verilmiş, hükmün davalı … tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 2014/10167 Esas – 2014/17103 Karar sayılı ilamıyla “Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 19. maddesine göre, kat maliklerinden biri bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı muvafakatı olmadan anagayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat, onarım, tesis ve değişiklik yaptıramaz. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre, dava konusu anagayrimenkul kat maliklerince bu konuda alınmış bir karar veya kat maliklerinin yazılı muvafakatları bulunmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre hakim, kat maliklerinin iradesi yerine geçip projeye uygun düşmeyecek şekilde düzenleme ve değişiklik yapılmasına karar veremeyeceğinden bahçeye geçiş sağlanması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, bahçe duvarı yıkılarak kapı yapılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir” denilerek kararın bozulmasına hükmetmiştir.
Mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama neticesinde; ortak alan olan bahçeye yapılan arsit yıkılmış olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, bahçeye uygun yerden geçit hakkı tanınması talebinin reddine, dava konusu apartmanın … nolu bağımsız bölüm maliklerince bahçe ile balkon arasına yapılan portatif merdivenin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm vekalet ücreti ve yargılama gideri açısından davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, bahçeye geçiş yolu yapılması ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere göre muarazanın giderilmesi yönünden yapılan yargılama giderlerinin davanın açılmasındaki haklılık durumuna göre mahkemece, giderlerin davalılar üzerinde bırakılması usul ve kanuna uygun olmakla kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
Mahkemece, bir kısım talepler hakkında karar verilmesine yer olmadığına, bir kısım talepler hakkında ise reddine kararı verilmesine ve davalı … kendisini vekille temsil ettirmesine karşın davalı … lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru değil ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm fıkrasına madde eklenmek suretiyle “davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ne göre hesaplanan 750,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı …’a ödenmesine” ifadesi eklenmek suretiyle ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 14/01/2019 günü oy birliği ile karar verildi.