Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2017/5890 E. 2017/3222 K. 17.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/5890
KARAR NO : 2017/3222
KARAR TARİHİ : 17.04.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki Tescil davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayılı hükmün; Dairemizin 24/11/2016 gün ve 2016/7334 E. – 2016/11128 K. sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davalı … vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içindeki tüm belgeler incelenerek gereği düşünüldü.

K A R A R

Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği … köyünde bulunan bir parça taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kabulü ile … ili … ilçesi … köyü Harmanlık mevkinde bulunan, 28/11/2013 tarihli bilirkişi raporu eki tescile esas krokide (A) harfi ile işaretlenen 301,61 m² alanın, “ev ve avlusu” vasıflı olarak, … Oğlu … adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş hükmün davalı …, … ve … Yönetimi tarafından temyizi üzerine Dairenin 24/11/2016 gün ve 2016/7334 E. 2016/11128 K. sayılı ilamıyla;
[ Dava, Medeni Kanunun 713. maddesi uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1975 yılında … kadastrosu ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2. madde uygulaması, 1989 yılında sınırlandırması yapılmamış ormanların kadastrosu ile 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması ve aplikasyon çalışması, 2010 yılında yapılıp kesinleşen 3402 sayılı Kanunun Ek-4. maddesi çalışması bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu 1971 yılında yapılmış, davalı taşınmaz tesbit dışı bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman … bilirkişi tarafından … kadastrosuna, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın … sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen davacı yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına ] karar verilmiştir.
Davalı … vekili karar düzeltme dilekçesinde özet olarak; çekişmeli taşınmazın resmi belgelere göre konumunu inceleyen, yetersiz inceleme ve araştırma yapan bilirkişi raporlarına göre karar verildiğini aynı bilirkişilerin düzenlediği raporlara dayalı emsal
dosyaların bozulduğunu, tescil harici bırakılma nedeninin araştırılmadığını, komşu parsellere ilişkin kayıt ve belgelerin getirtilerek uygulanmadığını, hava fotoğraflarının değerlendirilmesinde hata yapıldığını ileri sürerek dairenin onama kararının kaldırılmasını ve yerel mahkeme kararının bozulmasını istemiştir.
4721 sayılı Medeni Kanunun 713/3 maddesi uyarınca tescil davalarının, … ve ilgili kamu tüzel kişilerine veya varsa tapuda malik gözüken kişinin mirasçılarına karşı açılması gerekir. Hüküm tarihinden önce 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanunun 1/2. maddesi ile … Büyükşehir Belediyesinin sınırları il mülkî sınırları olarak genişletilmiş; bu sınırlar içinde kalan köy ve beldelerin tüzel kişilikleri sona ererek bağlı bulundukları ilçe belediyelerine mahalle olarak katılmışlardır. Bu nedenle, büyükşehir sınırları içinde yer alan … köyünün tüzel kişiliği sona ermiş olup, 6360 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrası uyarınca, yerine, bağlı bulunduğu … İlçe Belediye Başkanlığı geçmiştir. Bu durumda; 5216 sayılı Kanun hükümleri ve 6360 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrası gereğince, … köyünün bağlı bulunduğu … Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve … Belediye Başkanlığının huzuruyla davanın görülmesinde yasal zorunluluk bulunduğu halde anılan kurumlar davaya dahil edilmeden, davanın esası hakkında hüküm kurulmuş, hüküm tarihinden sonra sadece … Belediye Başkanlığına gerekçeli karar tebliğ edilerek savunma hakkı da kısıtlanmıştır. Taraf sıfatı 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 114/1-d maddesi uyarınca dava şartı olup istek olmasızın re’sen gözetilmelidir. Bu usul eksikliğinin giderilmesi, ileride doğabilecek telafisi mümkün olmayan hukuki sonuçlar ve usuli kazanılmış haklar bakımından zorunludur.
Bu sebeplerle; 6360 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrası gereğince, köy tüzel kişiliklerinin tüzel kişilikleri sona erdiğinden ve açılan davalarda temsil sıfatları bulunmadığından 4721 saylı Türk Medeni Kanununun 713 . maddesinin 3. fıkrası gereğince açılan tescil davalarında … yanında yasal hasım konumunda olan il ve ilçe belediye başkanlıkları davalı sıfatı ile davaya dahil edilmeli, taraf teşkili sağlanmalı, bu nedenle dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir davetiye … Büyükşehir Belediye Başkanlığına ve … Belediye Başkanlığına tebliğ edilerek husumet yaygınlaştırılmalı, açılan davaya karşı diyecekleri sorulmalı kendilerine savunma hakkı verilerek ileri sürecekleri yazılı delilleri toplanmalı bundan sonra işin esası hakkında toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin eksik incelemeye dayalı hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı, Dairece hükmün onanması yanılgıya dayalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklana nedenlerle, Davalı … vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairenin 24/11/2016 gün ve 2016/7334 E. – 2016/11128 K. sayılı ONAMA KARARININ ORTADAN KALDIRILMASINA, Yerel mahkemenin 05/06/2014 gün ve 2013/38 E. – 2014/318 K. sayılı kararının açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/04/2017 günü oybirliği ile karar verildi.