Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2017/5337 E. 2019/212 K. 17.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/5337
KARAR NO : 2019/212
KARAR TARİHİ : 17.01.2019

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacılar ile davalıların 4311 ada … parsel üzerinde müşterek malik olduklarını, davaya konu parsel üzerindeki toplam dört blok için kat irtifakının kurulmuş olduğunu, parsel üzerindeki 2. ve 3. blokların fiilen mevcut olduğunu, ancak …. ve …. blokların fiilen mevcut olmadığını, davaya konu kat irtifakının kurulduğunu ve yapıların 1997 yılında yapılarak ruhsat alındığını, buna göre de 5 yıllık sürenin 2002 yılında sona erdiğini beyan ederek; 4311 ada, … parselin tapu kaydına kurulmuş olan kat irtifakının kaldırılmasını ve kat irtifakı planı gereğince kurulan bağımsız bölümlerin tapu kaydından terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; aşamalarda davacıların bizzat dava konusu anataşınmaz üzerine bina inşa eden yükleniciler olduğunun ispatlanamadığı, davacıların, yüklenicinin mensubu veya bizati kendisi olmasının da sonuca etkili olmadığı, sadece davacıların değil sair irtifak sahiplerinin de bu zamana kadar taşınmazın projesine uygun hale getirilmesi hususunda hiç bir çaba sarfetmedikleri, dolayısıyla sırf davacıların binayı inşa etmeyi yüklenenler olmaları sebebi ile haklarını kötüye kullandıklarından bahisle davanın reddinin mümkün olmadığı; bina projesine uygun imal ve inşaa edilmeyince gerekli önlemleri almayanların ve aynı işlemi bizzat yapmayan ve yapmaya girişmeyenlerin bizzat davalılar olduğu, dolayısıyla davalıların da somut olayda iyi niyetli olmadıkları, şu hali ile dava konusu taşınmazın irtifaklı olarak bırakılmasının taraflardan hiçbirine faydasının bulunmadığı gerekçesiyle; 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 49/3 hükmü uyarınca davacıların davasının kabulüne, … ilçesi-… mahallesinde kain 4311 ada, … parsel sayılı taşınmaz üzerindeki kat irtifakının sona ermesine, aynı Kanun hükmü uyarınca kat irtifakı kaydının tapu kütüğünden silinerek maliklerin arsa paylarının müşterek mülkiyete payına dönüştürülmesine karar verilmiş, hüküm bir kısım davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dava; Kat Mülkiyeti Kanununun 49. maddesi uyarınca, anataşınmaz üzerindeki kat irtifakının sona erdirilmesi istemine ilişkin olup, anılan Kanun maddesi; “Kat irtifakına konu olan arsa üzerinde, bu irtifakın kurulması sırasında verilen plana göre beş yıl içinde yapı yapılmazsa maliklerden birinin istemi üzerine, sulh hakimi, gerektiğinde ilgilileri de dinleyerek, duruma göre kat irtifakının sona ermesine veya belli bir süre için uzatılmasına karar verir. Süre istem üzerine yeniden uzatılabilir.” hükmünü amirdir. Buna göre dava konusu anataşınmaz üzerinde kat irtifakın kurulması sırasında verilen plana göre beş yıl içinde yapı yapılmazsa hemen kat irtifakının terkinine karar verilmeyip maliklerden birinin istemi üzerine binanın yapımı işinin belli bir süre için uzatılmasına da karar verilebilecektir ve bu süre, istem üzerine yeniden uzatılabilecektir. Davaya konu parsel üzerinde toplam dört blok için kat irtifakının kurulu ve parsel üzerindeki 2. ve 3. blokların fiilen mevcut olduğu, ancak …. ve …. blokların fiilen mevcut olmadığı, yapıların 1997 yılında yapılıp ruhsatının alındığı anlaşılmakla; bu aşamada mahkemece yapının mevcut inşaat seviyesi yerinde tespit edilerek, mevcut haline göre önemli bir bölümünün tamamlanmış olması halinde tarafların menfaatlerinin hangi yönde (kat irtifakının sona erdirilmesi mi, kat irtifakının devamı mı) olduğu araştırılarak, kat irtifakının sona erdirilmesi talebi hakkında bir karar verilmesi, yapının önemli bir kısmı tamamlanmış olmasına rağmen kat irtifakının sona erdirilmesini talep etmenin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup olmadığının belirlenmesi gerekirken; diğer taraftan yapılması planlanan dört blok inşaattan ikisinin tamamlanmış olması ve kalan tamamlanmayan iki blokun tamamının davacıya ait bloklardan oluşması karşısında, davacıların diğer kat malikleriyle birlikte başvuruda bulunarak tamamlanmış olan iki blokun ifrazı suretiyle mevcut kat irtifaklarının kat mülkiyetine çevrilmesini talep etmeleri mümkün iken, eksik ve yetersiz inceleme ile anataşınmazda kurulmuş kat irtifakının terkinine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/01/2019 günü oy birliği ile karar verildi.