Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2017/197 E. 2019/5056 K. 23.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/197
KARAR NO : 2019/5056
KARAR TARİHİ : 23.09.2019

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ……. köyünde bulunan 179 ada 11 parsel sayılı taşınmaz 1434 m2 yüzölçümlü, belgesizden, ham toprak niteliğiyle davalı Hazine adına, 178 ada 19 parsel sayılı taşınmaz 782 m2 yüzölçümlü, belgesizden, iki adet subasmanı ve arsası niteliğiyle davalı Hazine adına tesbit edilmiştir.
Asıl dosya davacıları ve birleşen 2008/410 E. sayılı dosya davacısı 15/09/2008 tarihli dava dilekçeleriyle Hazine adına tesbit edilen 178 ada 11 ve 19 nolu parsellerin içinde yer alan dava konusu taşınmazları zilyetlik devir sözleşmesiyle satın aldıklarını, dava konusu taşınmazların kendilerine ait olduğu iddiasıyla tesbitin iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, asıl davanın ve birleşen 2008/410 E. sayılı davanın reddi ile, 178 ada 11 ve 19 numaralı parsellerde kayıtlı taşınmazların tesbit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … ve ….. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 17/04/2014 tarih 2014/2684 Esas 2014/4667 Karar sayılı ilamı ile “İncelenen dosya kapsamına, toplanan delillere göre, mahkemece yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması yerinde değildir.
Şöyle ki; dava kadastro tesbitine itiraz niteliğinde olup, davacılar … ve …..köyü 179 ada 11 nolu parsele yönelik Hazineyi hasım göstererek; davacı …’nın ise, aynı köy 179 ada 11 nolu parsel için dava açtıkları ayrı açılan dava dosyalarının birleştirildiği, yargılama sırasında davacılar … ve ….. 24.04.2014 tarihli dilekçeleri ile dava konusu ettikleri taşınmazın 179 ada 11 nolu parsel olmayıp 178 ada 19 nolu parsel olduğunu bildirip, bu taşınmaz hakkında işlem yapılmasını istediği, 178 ada 19 nolu parsel sayılı taşınmaz 782 m2 yüzölçümlü, belgesizden, iki adet subasmanı ve arsası niteliğiyle, davalı Hazine adına tesbiti yapılıp kesinleşmiş ise de davalı olduğu belirtilmek suretiyle tutanak aslının dosyaya getirtildiği, yerel mahkemece 178 ada 11 ve 19 nolu parseller hakkında keşif yapılıp bu parseller hakında rapor alındığı, alınan raporda 11 nolu parselin 178 ada 11 nolu parsel olarak gösterilmişse de aslında bu yerin 179 ada 11 nolu parsele ilişkin olduğu mahkemece de bu hususlar açıklığa kavuşturulmadan davanın reddi ile 178 ada 11 ve 19 nolu parsel hakkında hüküm kurulduğu, oysa ki, asıl davanın 178 ada 19 nolu parsel ile 179 ada 11 nolu parsele ilişkin olup, hüküm kurulan 178 ada 11 nolu parselin kadastro tutanak aslının dahi dosyada bulunmadığı anlaşılmaktadır. Kanun gereği kadastro hâkimi usûlune uygun olarak açılan davada doğru parseller hakkında dogru sicil oluşturmakla yükümlüdür.
Somut olayda, dava konusu edilen taşınmazların ada ve parsel numaraları karıştırılıp yanlış parsel hakkında rapor alınmak suretiyle başka parseller hakkında hüküm kurulmuş olması usûl ve kanuna aykırı olup mahkemece yukarıda açıklanan hususların açıklığa kavuşturularak hangi parseller hakkında usûlüne uygun dava açıldığı tesbit edilip bu parsellerin kadastro tutanak asılları getirtildikten ve tarafların delilleri toplandıktan sonra usûlüne uygun karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu gibi tereddüte mahal verecek şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.” denilmek suretiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucu, dava konusu …… köyü 178 ada 19 numaralı taşınmazın; tapu kaydının olmadığı, eski tarihli hava fotoğraflarında açık saha olarak tarla vasfında göründüğü, davacıların dava konusu taşınmazları 30-40 yıl önce satın aldığı, satın alındıktan sonra dava konusu taşınmazı kullananın olmadığı, 3402 sayılı Kanunun 17. maddesi anlamında imar ve ihyanın tamamlandığından ve zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiğinden söz edilemeyeceği, dava konusu 178 ada 11 parsel sayılı taşınmazın ise; tamamının orman vasıflı hali arazi olduğu, bu nedenle tapusu bulunmayan taşınmazların tamamının devlet ormanı sayılan yerlerden olduğu gerekçesi ile davacıların ve birleşik davacının davası subüt bulmadığından reddine, dava konusu….. köyü 179 ada 11 ve 178 ada 19 nolu parsellerde kayıtlı taşınmazların tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … ve … vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1941 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu çalışmaları bulunmaktadır. Daha sonra 07/06/2002 tarihinde ilân edilerek kesinleşen evvelce sınırlandırılması yapılmamış ormanların kadastrosu ile bu ormanlarla evvelce sınırlandırılması yapılmış ormanlarda 2/B madde uygulaması çalışmaları bulunmaktadır. 28/02/2008 tarihinde ise 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanun ile değişik 9. maddesi uyarınca fennî hataların düzeltilmesi işlemi ilân edilerek kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve dava konusu her iki parselin de davacılar tarafından zilyetlikle kazanım koşulları oluştuğunun ispat edilemediği, verilen kararda isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 23/09/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.