Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2017/10519 E. 2018/7338 K. 13.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/10519
KARAR NO : 2018/7338
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
1982 yılında yapılan kadastro sırasında … (Petrol mah.) 35 ada 27 sayılı (58.937 m2) parsel, taşlık ve hali arazi niteliğinde Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.
Davacı gerçek kişiler, 91 numaralı vergi kaydı ve zilyetliğe dayanarak dava açmışlar; mahkemece, davanın kısmen kabulü ve (C), (D) ve (E) harfleri ile işaretli bölümlerin davacılar adlarına tescili yolunda verilen karar, Hazine tarafından temyiz edilmekle; Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 17/02/2003 gün ve 2003/130 E. – 349 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Çekişmeli taşınmazı ilgilendiren …’a ait kamulaştırma haritalarının getirtilip uygulanması, jeolog ve ziraat orman bilirkişi incelemesi yapılması, taşınmaz orman değil ise, tespit tarihi öncesinde zilyetlik koşullarının araştırılması” gereğine değinilerek bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararı sonrası yapılan yargılama sonunda; mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu parselin (B), (C), (E), (F) ve (G) harfleri ile gösterilen bölümlerinin … ve … adına tapuya tesciline, taşınmaz kamulaştırma sahasında olmadığından müdahil …’nun talebinin reddine, diğer müdahiller, 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesinde yazılı 10 yıllık süre geçtikten sonra 27/10/2005 tarihinde müdahil olduğundan davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacılar … ve …, davalı Hazine ile müdahil gerçek kişiler vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 02/07/2013 gün ve 2013/3073 E. – 7469 K. sayılı kararı ile krokide (A) harfi ile işaretli 14206 m2 ve (D) harfi ile işaretli 2774 m2 taşınmaz bölümlerine yönelik onanmış, (B) 6425 m2, (C) 9414 m2, (E) 7215 m2, (F) 9242 m2 ve (G) 1196 m2 ile işaretli taşınmaz bölümlerine yönelik Hazinenin temyiz itirazları kabul edilerek hüküm bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Mahkemece, davacılar adına tescile karar verilen (B) 6425 m2, (C) 9414 m2, (E) 7215 m2, (F) 9242 m2 ve (G) 1196 m2 harfleri ile işaretli taşınmaz bölümlerinin uzman bilirkişiler tarafından resmî belgelere dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada orman sayılmayan, tarım arazisi niteliğindeki yerlerden olduğu ve bu bölümler yönünden davacılar yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazanma şartlarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, dairece bozulan önceki kararda (C), (D) ve (E) harfleri ile gösterilen 22.363 m² taşınmaz bölümünün davacılar adına tescili yolunda verilen karar, yalnızca Hazine tarafından temyiz edilmiş; davacı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmemiştir. Bu durumda bozma kararına uyulmakla, Hazine yararına usulî kazanılmış hak doğmuştur. Mahkemece, artık önceki hükümde davacılar adına tescile karar verilen bölümden daha fazlasının tesciline karar verilemez. Oysa, mahkemece bu kez, toplam 33.945 m2 taşınmazın davacılar adına tesciline karar verilerek usulî kazanılmış hak kuralı ihlal edilmiştir.
O halde; mahkemece yeniden yapılacak keşifte, önceki kararla davacılar adına tescile karar verilen 22.363 m²’lik taşınmaz bölümü kadar yer belirlenerek, davacılar adına tescil edilmeli, kalan bölümler hakkındaki davanın reddine karar verilmelidir.” denilmiştir Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, davanın kısmen kabulü ile, … ili, Petrol mahallesi 35 ada 27 nolu parselin tapu kaydının kısmen iptali ile dosyada bulunan 20.06.2014 havale tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen toplam 22.363 m²’lik alanın davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile İbrahim oğlu … adına 1/2 hisse, Habip kızı … adına 1/2 hisse oranında tapuya kayıt ve tesciline, geri kalan bölümün ise Hazine üzerinde bırakılmasına karar verilmiş, hüküm davacılar … ve … ve davalı Hazine vekilleri tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 04.05.2015 tarih, 2014/8716 E. – 2015/3490 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında: ”İncelenen dosya kapsamına göre, mahkemece, dava konusu taşınmazın, krokide (A) harfi ile gösterilen toplam 22.363 m2 bölümü hakkında davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, dairece bozulan birinci kararda, 19.10.1998 tarihli fen bilirkişi krokisi esas alınarak, krokide (C), (D) ve (E) harfleri ile gösterilen 22.363 m²’lik taşınmaz bölümlerinin, davacılar adına tescili yolunda verilen karar, yalnızca Hazine tarafından temyiz edilmiş; davacı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmemiştir. Bu durumda, bozma kararına uyulmakla, Hazine yararına usulî kazanılmış hak doğmuştur. Mahkemece, artık önceki hükümde davacılar adına tescile karar verilen bölümden daha fazlasının tesciline karar verilemez. Oysa, mahkemece bu kez, toplam 22.363 m2’lik taşınmaz bölümü, davacılar adına tesciline karar verilmiş, ancak ilk karar krokisindeki çapa bağlı olarak karar verilmediği için, önceki karar krokisinde (B) harfi ile gösterilen ve reddedilerek kesinleşen bölümün çapı içinde kalan, bir kısım yerler, temyize konu kararın dayanağı olan krokide (A) harfi ile gösterilen bölüm içine alınarak usulî kazanılmış hak kuralı ihlal edilmiştir.
O halde; mahkemece yapılacak iş, ilk karara dayanak alınan ve fen bilirkişi …tarafından düzenlenen, 19.10.1998 tarihli kroki esas alınarak, bu krokide (C), (D) ve (E) harfleri ile gösterilen toplam 22.363 m²’lik taşınmaz bölümleri hakkında dava kabul edilerek, davacılar adına tescil edilmeli, kalan bölümler hakkındaki davanın reddine karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama neticesinde: Davanın kısmen kabulü ile … ili, Merkez ilçesi, Petrol mah. 35 ada 27 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile fenni bilirkişi …tarafından dosyaya ibraz edilen 19.10.1998 tarihli krokili raporda (C) harfi ile gösterilen 7.359,51 m²’lik, (D) harfi ile gösterilen 8.901,87 m² ve (E) harfi ile gösterilen 6.102,58 m²’lik kısımlarının davacılar İbrahim oğlu … adına 1/2 hissesi oranı ile davacı Habib kızı … adına 1/2 hisse oranı ile tapuya kayıt ve tesciline, arta kalan kısmın davalı Hazine adına olan kaydının devamına, ilama 19.10.1998 tarihli krokinin eklenmesine; 07/06/2012 tarihli karar ile verilen diğer hükümler kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Ancak mahkeme hükmünün 5. bendinde davalı Hazine lehine vekalet ücreti verilmesi gerekirken bozma öncesi karar ile lehine vekalet ücreti verildiği gerekçesi ile ücret takdirine yer olmadığına karar verilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
Bu sebeple, hükmün ”5” nolu bendinin çıkarılarak yerine ” davalı Hazine kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T gereğince 1800.-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı Hazineye verilmesine” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA 13/11/2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.