Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2017/10485 E. 2019/1253 K. 25.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/10485
KARAR NO : 2019/1253
KARAR TARİHİ : 25.02.2019

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava dilekçesinde, davacının tapu ile maliki olup aynı zamanda bu dairede ikamet ettiğini, davalılardan … ve …’nin de müvekkilinin ikamet ettiği dairenin bir üstünde ki dairede kiracı olduğunu, diğer davalı …’in ise davalıların ikamet ettiği (6) kapı nolu dairenin maliki ve kiraya vereni olduğunu, davacının haricen tespit ettiği üzere bu dairede davalılar Nezir ve … dışında … yetişkin ve çok sayıda çocuk da ikamet ettiğini, davalılar … ve … ile çocukları ve diğer yetişkinlerin yaşadığı (6) nolu dairede iki seneden beri halen gece gündüz yaz ve kış sürekli bir şekilde gerek davacı ve gerekse diğer bina sakinlerini aşırı rahatsız edecek şekilde gürültü yapılmış ve yapılmakta olduğunu, çocukları sürekli olarak koşmakta ve müvekkilinin … numaralı dairesinde adeta deprem etkisi yaşandığını, tüm bina sakinlerinin bu kişilerden rahatsız olduğunu, müvekkilinin … Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğunu, son olarak davalılara Zeytinburnu …. Noterliği’nin 21517 yevmiye no ve 02 Temmuz 2014 tarihli ihtarnamesi keşide edildiğini ihtarnamenin bizzat muhataplara 03/07/2014 tarihinde tebliğ edildiğini, bu sebeplerden dolayı davalıların anılan yerden tahliyesi istenilmiştir.
Mahkemece sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava hakimin müdahalesi istemine ilişkindir.
Kat Mülkiyeti Kanununun 18. maddesine göre; kat malikleri gerek bağımsız bölümlerini, gerek eklentileri ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kurallarına uymak, özellikle birbirlerini rahatsız etmemek, birbirinin haklarını çiğnememek ve yönetim planı hükümlerine uymakla karşılıklı olarak yükümlüdürler. Bu yasada kat maliklerinin borç ve yükümlerine ilişkin olan hükümler bağımsız bölümlerdeki kiracılara ve oturma hakkı sahiplerine veya bu bölümlerden herhangi bir biçimde sürekli olarak yararlananlara da uygulanır. Aynı Kanunun 33. maddesine göre de; kat maliklerinden birinin veya başka bir nedene dayanarak bağımsız bölümden devamlı bir biçimde yararlanan kimsenin borç ve yükümlülüklerini yerine getirmemesi yüzünden zarar gören kat maliki veya kat malikleri anataşınmazın bulunduğu yerin sulh mahkemesine başvurarak hakimin müdahalesini isteyebilir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, dosyadaki anataşınmaza ait tapu kayıtlarından davacının kat maliki olmayıp, aktif dava ehliyeti olmadığı anlaşılmakla mahkemece neticesi itibariyle doğru yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 25/02/2019 günü oy birliği ile karar verildi.