Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2017/10125 E. 2019/5023 K. 19.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/10125
KARAR NO : 2019/5023
KARAR TARİHİ : 19.09.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile davalılar Hazine ve Tapu Müdürlüğü tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 20/01/2012 tarihli dava dilekçesi ile müvekkilinin, babasına ait…., 1340 ada 6 parsel sayılı taşınmazı satın almak üzere babası ile birlikte tapu müdürlüğüne başvurduğunu, satıcı babanın akli dengesinin yerinde olup olmadığının tespiti için sağlık raporu aldıklarını, satım işlemi için babasının hesabına 01.06.2001 tarihinde bir miktar para yatırdığını, yine aynı tarihte alım satıma ilişkin harçları yatırdığını, bu işlemlerden sonra babası ile birlikte “aldım, sattım” diyerek resmi senedi imzaladıklarını, işlemi yapan memurun müvekkiline kardeşinin 1 ay içerisinde itiraz etme hakkı bulunduğunu, bu nedenle 1 ay sonra tapu senedini almaya gelmesini söylediğini, 1 ay sonra gittiğinde de müvekkiline yevmiye numarası yazılı olmayan, üzerinde tahrifat yapılmış, 26.07.2001 tarih ve 24 cilt, 2442 sahife numaralı tapu senedinin teslim edildiğini, o tarihten beri taşınmazın vergilerinin müvekkilince ödendiğini, satıcı babanın vefatı üzerine davalı kardeşinin taşınmazın ortaklığının giderilmesi için açtığı dava ile birlikte tapu senedinin gerçeği yansıtmadığını, taşınmazın halen babası üzerine kayıtlı olduğunu öğrendiğini belirterek memur hatası ile yapılmayan tescil işlemi yapılarak taşınmazın tapusunun iptali ile müvekkili adına tesciline, olmadığı takdirde 250.000.-TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı Hazineden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, 1340 ada 6 parsel olarak ifrazen muris …. adına tescil edilen taşınmazla ilgili herhangi bir satış işlemi ve resmi bir işlem yapılmadığı, başvuru belgesi ve resmi bir akit tablosunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile vekalet ücreti yönünden davalılar Hazine ve Tapu Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, terditli olarak tapu iptali ve tescil isteği ile 4721 sayılı TMK’nın 1007. maddesine dayalı tazminat isteğine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamına ve kararın dayandığı gerekçeye göre davaya konu olayda tapu iptal ve tescil kararı verilmesinin ve TMK’nın 1007. maddesi uyarınca Hazine’nin sorumluluğuna gidilmesinin koşullarının bulunmadığı belirlenerek davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. Ancak, temyize konu davada her üç davalının da kendisini vekille temsil ettirmesine rağmen, hükmün 3. bendinde tek bir davalı varmış gibi hüküm kurulması doğru değil ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hükmün 3. bendinin hükümden çıkarılarak yerine “Davalılar yararına avukatlık ücret tarifesi uyarınca 20.200,00-TL nisbi vekalet ücreti tayin ve takdiri ile davacıdan alınarak davalılara verilmesine,” ibaresinin eklenmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, davalılar Hazine ve Tapu Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazları açısından hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 19/09/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.