Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/9906 E. 2016/10351 K. 10.11.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/9906
KARAR NO : 2016/10351
KARAR TARİHİ : 10.11.2016

MAHKEMESİ :Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen davada … 6. Asliye Hukuk ve … 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, alacak istemine ilişkindir.
… 6. Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasında gerçekleştirilen 17/02/2012 tarihli sözleşmede; “Başkaları tarafından alenileşmemiş, gizli bir formül özelliğine sahip, tanımlanabilir, aktarılabilir, gizli, esaslı ve temel teknik bilginin aktarılmasına ilişkin …. mahiyetindeki; seramik hammaddeleri olan kil, kaolen ve feldispatları kullanarak… Paneller getirilmesi, kullanılan teknik buluşun münhasıran … tarafından geliştirilmiş yöntem ve planların, bilgi ve tecrübelerin belirli bir bedel karşılığında, söz, yazı, grafik, şekil vs yöntemlerle aktarılması, bu teknik bilginin uygulamaya konulması için gerekli işletmenin oluşturularak devreye alınması ve işletilmesi”nin sözleşmenin konusunu oluşturduğu, … Fikri mülkiyet haklarını, ileride yapılabilecek her türlü patentlerden doğan haklarını vs tarafların kabul ve taahhüt ettikleri, toplam devir bedelinin kararlaştırıldığı, ödeme şeklinin belirlendiği, tarafların yükümlülüklerinin ayrı ayrı belirlendiği görülmektedir. Bu durumda 5846 sayılı Kanunun 76 ve devamı maddeleri gereğince iş bu dosyanın FikrÎ ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
… 4. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi ise taraflar arasında yapılan “17/02/2012 tarihli sözleşmeden kaynaklı karşılıklı ifa için ödenen 125.000 Euro’nun faizleri ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesi istemli” davanın 5846 sayılı …. ile 551, 554, 555 ve 556 sayılı KHK’lardan kaynaklı bir dava olmadığı, davanın genel hükümler çerçevesinde asliye hukuk mahkemesinde ele alınıp sonuçlandırılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
5846 sayılı….’nın 1. ve 1/A. maddelerinde amaç ve kapsamı düzenlenmiş olup, fikir ve sanat eserlerini meydana getiren eser sahiplerinin ürünleri üzerindeki manevi ve mali haklarını belirlemek, korumak, bu ürünlerden yararlanma şartlarını düzenlemek, öngörülen esas ve usullere aykırı yararlanma halinde yaptırımları tespit etmektir.
Davacı vekili, davacının sanayici olduğu granit ve seramik üreten iki adet fabrikanın sahibi olduğunu, 2012 yılı başlarında davacı şirket yetkilileri ile davalının irtibata geçtiğini, davalının…fabrikalarındaki proses atıklarını ve granit ve seramik hammaddelerini kullanarak köpük üretmek suretiyle bu üretilen köpüğü de uygun ebatlar halinde getirilerek yükseltilmiş zemin paneli, duvar paneli, konutlarda kar tutmayan ortam ısıtan paneller meydana getirebilecek elinde teknik bilgilerin olduğunu belirttiğini, bu bilgileri somutlaştırabilip aktarabileceğini, bu bilgilerin gizli olduğunu belirttiğini ve davacı şirket yetkilileri ile davalı arasında 17/02/2012 tarihli sözleşmenin imzalandığını, sözleşmede kendisine münhasır gizli bilginin tüm haklarının devri halinde bedelinin 250.000 Euro olarak kararlaştırıldığını, bu bedelin 125.000 Euro’ sunun sözleşme
imzalandığı anda davalıya ödendiğini, sözleşmenin gereklerini yerine getirmek için davalıya iş verildiğini ve ayda 10.000.-TL maaş ödendiğini, davalının somutlaştırılabilir her hangi bir bilgi ve tecrübe aktarmadığını, …. gerçekleşmediğini ileri sürerek karşılıklı ifa için ödenen 125.000 Euro’nun faizleri ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesini, sözleşmenin kurulma masraflarını, uygun çalışma koşulları ve eleman yetiştirmek için işe alınan davalıya yapılan masrafların, davalıya ödenen ücretlerin, uğranılan zarar nedeniyle 10.000.-TL’nin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığa konu tescilli bir sınai mülkiyet hakkı bulunmadığına ve bu hakka dayanılmadığına göre, davada anılan mevzuat hükümlerinin uygulanması söz konusu olamayacaktır. Bu durumda davaya bakma görevinin genel mahkemenin görevi dahilinde olduğu anlaşılmakla, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince … 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 10/11/2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi.