Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/7557 E. 2016/10534 K. 11.11.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/7557
KARAR NO : 2016/10534
KARAR TARİHİ : 11.11.2016

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki davada … 22. İş ve … 2. İş Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
…. 22. İş Mahkemesince, davacının işlemlerinin … Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından gerçekleştirildiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
… 2. İş Mahkemesi tarafından ise davacının işlemlerinin … Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından gerçekleştirildiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 6. maddesi uyarınca her dava kural olarak davalının ikametgahı mahkemesinde açılır.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu 5. maddesinde iş uyuşmazlıklarında yer itibari ile yetkili iş mahkemelerini belirlemiştir. Buna göre, “İş mahkemelerinde açılacak her dava, açıldığı tarihte dava olunanın Türk Medeni Kanunu gereğince ikametgâhı sayılan yer mahkemesinde bakılabileceği gibi, işçinin işini yaptığı iş yeri için yetkili mahkemede de bakılabilir. Bunlara aykırı sözleşme muteber sayılmaz.”
İş mahkemelerinde yetki kuralı, 6100 sayılı HMK’nın yetki kurallarına uygun olup buna ek olarak işin yapıldığı yer, diğer bir ifadeyle iş yeri mahkemeleri de yetkili kılınmaktadır.
Buna göre, iş ve sosyal güvenlikle ilgili davaların dava tarihinde davalının ikametgahının bulunduğu veya işçinin işini yaptığı yerdeki iş mahkemesi veya iş davalarına bakmakla görevli asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekmektedir.
Türk Medeni Kanununun 19/1. maddesi uyarınca gerçek kişi yönünden “Yerleşim yeri”, “Bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.” Gerçek kişi işverenin başka bir yerde yerleşmek niyetiyle oturduğu kanıtlanmadığı takdirde, kural olarak nüfusta kayıtlı olduğu yerin ikametgâh sayılması gerekir.
HMK’nın 14/1. maddesi uyarınca “Bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir.”
Diğer yandan Türk Medeni Kanununun 51. maddesi uyarınca “Tüzel kişinin yerleşim yeri, kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yerdir.”
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.04.2008 gün ve 2008/10-329 E. – 2008/334 K. numaralı ilamında da “Davaya konu uyuşmazlık tüzel kişilere karşı açılacak davalarda genel yetkili mahkeme, tüzel kişilerin yerleşim yerinin, yani merkezinin bulunduğu yer mahkemesi olmakla birlikte, şube işlemleri nedeniyle açılacak dava, taraf olarak bağlı bulunulan merkez davalı gösterilerek, şubenin bulunduğu yerde de açılabilir. “Kurum adına işlem yapmaya yetkili bulunmak” şubenin tanımından ortaya çıkan bir sonuç olup, şubenin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olmasında tek başına yeterli değildir. Şubenin bulunduğu yer yetkisi, o
şubenin yapmış olduğu işlemlerden, davacıya ait işlemlerin yürütülmesinden doğan uyuşmazlıklarda geçerli bulunmaktadır” görüşü benimsenmiştir.
İş mahkemesinin yetkisi kamu düzeni ile ilgili olduğundan davalı tarafça süresinde itiraz edilmese de hakim tarafından kendiliğinden gözönünde bulundurulmalıdır. Bir başka anlatımla hâkim, davanın her aşamasında yetki itirazını dikkate alabileceği gibi, re’sen de yetkisizlik kararı verebilir.
Somut uyuşmazlıkta davacı vekili, müvekkilinin 1063323.34.05 sicil numaralı iş yerinde 01.016.2008 ila 27.07.2008 tarihleri arasında çalıştığı halde, bu çalışmasının davalı kurum tarafından iptal edildiğini ileri sürerek, davalı kurumun davacıya ödemiş bulunduğu maaşlarının geri istenemeyeceğinin tespitini ve durdurulan emekli maaşı ödelerinin de iadesini talep ve dava etmiştir.
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler çerçevesinde; davalı şirketin dava tarihindeki ikametgahının “… Mah. … Cad. No: .. Kat… …/…” olduğu, davacıya tahakkuk ettirilen borç bildirim belgesinin ise …. Sosyal Güvenlik Merkezi tarfaından düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının seçimlik hakkı bulunup, davasını dilerse çalıştığı işyeri adresi olan … İş mahkemelerinde yahut … Sosyal Güvenlik Merkezinin bağlı bulunduğu … İş Mahkemelerinde açabilecektir. Davacı davasını çalıştığı iş yeri adresi olan … ilçesinin bağlı olduğu … İş Mahkemelerinde açtığına göre, bu durumda uyuşmazlığın davanın ilk açıldığı İstanbul 22. İş Mahkemesince görülüp çözümlenmesi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince … 22. İş Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 11/11/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.