Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/7217 E. 2019/911 K. 12.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/7217
KARAR NO : 2019/911
KARAR TARİHİ : 12.02.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan … ile … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında … köyü 160 parsel sayılı 16800 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Kasım 1942 tarih 592 sıra numaralı tapu kaydı uygulanarak tarla niteliği ile paylı olarak … ve … adlarına tespit ve tescil edilmiş, … ’ın payı satış yoluyla … ve …’ye geçmiştir. Daha sonra 2859 sayılı Kanun uyarınca yapılan yenileme kadastrosu ile taşınmaz, 176 ada … parsel numarasını almıştır.
Davacı … Yönetimi, 176 ada … (eski 160) parsel sayılı taşınmazın kısmen kesinleşen … sınırları içinde kaldığı ve evveliyatının da … olduğu iddiasıyla, davalılar adlarına olan tapu kaydının … olan kısmının iptal edilerek … niteliği ile … adına tapuya tescili, tapu kaydında 3. kişiler lehine olan mevcut şerhlerin terkini istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 555,03 m2 kısmının tapu kaydının iptal edilerek eylemli … niteliği ile … adına tapuya tesciline, tapu kaydı üzerinde 3. kişi ya da kurumlar lehine olan takyidatların kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalılardan … ile tapu maliki … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava tapu iptali ve tescil niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1947 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen … kadastrosu, 1950 yılında 5653 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan makiye ayırma (çekişmeli yerin bulunduğu yerde makiye ayırma yapılmamıştır.) 1962 yılında genel arazi kadastrosu, 21.11.1991 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen 3302 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman … bilirkişi tarafından kesinleşmiş … tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 555,03 m2 kısmının … tahdidi içinde kalan ve eylemli … olan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden ve 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalılardan onama harcı alınmasına yer olmadığına, yatırdığı temyiz harcının istek halinde iadesine
12/02/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.