Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/3550 E. 2016/3828 K. 31.03.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3550
KARAR NO : 2016/3828
KARAR TARİHİ : 31.03.2016

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Davacı, … ilçesi, … köyünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında, 1968 yılından beri …yılı aşkın süredir kullandığı, üzerinde ev ve samanlık bulunan kendisine ait 500 – 600 m² taşınmazın 101 ada …numaralı orman parseli içinde kaldığını belirterek, sözkonusu taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına yapılan kadastro tespitinin iptali ile kendi adına tapuya kayıt ve tesciline, bu mümkün olmadığı takdirde dava konusu yerin 6831 sayılı Orman Kanununun …B maddesi uyarınca orman vasfının iptali ile orman olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan keşifte dava konusu taşınmazın 101 ada …parsel içerisinde kaldığı tespit edilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu köyde, evvelce sınırlaması yapılmış ormanlarda 6831 sayılı Orman Kanununun 3302 sayılı Kanunla değişik …B uygulaması 1990 yılında, arazi kadastrosu ile 6831 sayılı Orman Kanununun 4999 sayılı Kanunla değişik 9. maddesi kapsamında düzeltme işlemi 2008 yılında yapılmış ve 01.05.2008 tarihinde askı ilânına çıkmıştır.
Mahkemece eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulmuş; gereği gibi orman araştırması yapılmamış, Dairemizin geri çevirme karararında açıkça belirtildiği halde, hava fotoğraflarının stereoskop aleti vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak çekişmeli taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü oluşturan unsurların tek tek sayı olarak tarif edildiği, ağaçların cinsi, ortalama yaşı, kapalılık oranı, hakim ağaç türü ve kullanım şekli detaylı olarak incelenmemiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın güneyinde yer alan taşınmazları da gösterir …….000 ölçekli geniş pafta getirtilerek önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yapılacak keşifte en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafı ile amenajman planı çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/… E.K.; ….03.1989 gün ve 35/… E.K. ve ….06.1989 gün ve 7/… E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun …. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı; öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü
yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafı ve amenajman planı fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterilmeli, hava fotoğraflarının stereoskop aleti vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak hava fotoğrafındaki koyuluk ve memleket haritasındaki yeşilliğin nedeninin, taşınmazlar üzerindeki bitki örtüsünü oluşturan unsurların tek tek sayı olarak tarif edildiği, ağaçların cinsi, ortalama yaşı, kapalılık oranı, hakim ağaç türü, taşınmazın eylemli orman olup olmadığının, taşınmazdaki ağaçların kapalılık oluşturup oluşturmadığının ve kullanım şeklinin detaylı olarak incelendiği yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalıdır.
Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazın orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma (Medenî Kanunun 713. maddesi, 3402 sayılı Kanunun …. ve …. maddelerindeki) koşulların araştırılması gerekir. Bu cümleden olarak, yapılacak keşifte 1980-1990 yılları arasında hava fotoğrafları ve memleket haritasında taşınmazın o yıllarda ziraat alanı olarak kullanılıp kullanılmadığı, zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı belirlenip, taşınmazın toprak yapısı ve taşınmaz üzerindeki ağaçlarının kapalılık oluşturup oluşturmadığı incelenmeli, çekişmeli taşınmazın fiilî durumunu da belirtir şekilde rapor alınmalı, imar ihya üzerinde durulup, bu konuda ve zilyetliğin tespiti yönünden tanık beyanlarına başvurulmalı, tarafların bildirecekleri zilyetlik tanıkları HMK’nın 259 ve 261. maddeleri gereğince taşınmaz başında dinlenip; taşınmazın öncesi itibariyle niteliğinin ne olduğu, kime ait olduğu, zilyetliğin nasıl meydana geldiği, ne kadar süre ile ne şekilde devam ettiği, bunun ekonomik amacına uygun olup olmadığı, tanıkların bilgi ve görgülerinin hangi eylemli olaylara dayandırıldığı belirlenmeli, yerel bilirkişinin imar ihya ve zilyetlik olgusunu hangi olaylarla nasıl hatırladıkları saptanmalı, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 31/03/2016 günü oy birliği ile karar verildi.