Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/2901 E. 2016/4787 K. 20.04.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/2901
KARAR NO : 2016/4787
KARAR TARİHİ : 20.04.2016

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada Ankara 16. Asliye Hukuk ile Ankara 11. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, vekâlet ilişkisinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesince, “Vekâlet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici işlemi olduğu” gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
Ankara 11. Tüketici Mahkemesi ise “Davacının tüketici tanımına uymadığı” gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 2. maddesi uyarınca “Her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamalar” bu Kanun kapsamındadır. Kanunun 73/1. maddesi uyarınca, bu Kanun kapsamından doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.
6502 sayılı Kanunun 3/1-(k) maddesinde tüketici, “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden” gerçek veya tüzel kişi; tüketici işlemi ise, “Mal veya hizmet piyasalarında ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına hareket eden kişilerle tüketiciler arasında kurulan her türlü sözleşme ve hukukî işlem” olarak tarif edilmiştir.
Bu nedenlerle, mal veya hizmet alımına dair bir ilişkinin Tüketici Kanunu kapsamında kabul edilebilmesi için, satıcı/sağlayıcı kişinin “Ticari veya mesleki amaçla hareket eden” bir kişi, mal veya hizmet alan kişinin ise ticari veya mesleki amaçla hareket “etmeyen” bir kişi olması ve taraflar arasında sözleşme veya hukukî işlem bulunması gerekmektedir.
Somut olayda davacı vekili, müvekkilinin davalı …’e 03.07.2009 tarihinde PTT havalesi yoluyla avukatının avukatlık ücretini ödemesi için 1.500,00.-TL gönderdiğini, öncesinde de 500,00.-TL verdiğini, ancak, davalının bu ücreti müvekkilinin avukatı … …’ya ödemediğini, bunun üzerine 1.500,00.-TL asıl alacak ve 573,29.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.073,29.-TL tutarındaki alacaklarının tahsili için ilâmsız takip başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davanın tarafları 6502 sayılı Kanun kapsamında “tüketici” ve “satıcı/sağlayıcı” sıfatlarını taşımadığı gibi aralarındaki ilişki de tüketici ilişkisi değildir. Bu nedenle, vekâlet ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlığın 6100 sayılı HMK’nın 2/1. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesinde görülüp çözümlenmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 20/04/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.