Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/14826 E. 2019/5123 K. 24.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/14826
KARAR NO : 2019/5123
KARAR TARİHİ : 24.09.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında….. 1 parsel sayılı 485468,60 m² yüzölçümündeki taşınmaz, yörede yapılan kadastro sırasında orman niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiş ve tutanak 19/02/2009 – 23/03/2009 tarihleri arasında ilâna çıkarılmış, 24/03/2009 tarihinde kesinleşmiştir.
Davacı bu parsel içinde bir bölüm yerin kendisine ait tarım alanı olduğunu ileri sürerek, bu bölüme ait tapunun iptaliyle adına tescili istmeyle dava açmıştır. Mahkemece, taraf teşkili dava şartlarından olup, davanın niteliği gereği Orman Yönetiminin davaya dahil edilmesi zorunludur. Verilen kesin süreye rağmen, davacı vekilince Orman Yönetiminin davaya dahil edilmediği gerekçesiyle HMK’nın 114/d ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 3. maddesine göre 24/03/2009 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve temyize konu dava konusu 128 ada 1 parsel sayılı taşınmaz orman niteliğiyle Hazine adına tapuda kayıtlı bulunduğundan ormanların mülkiyeti Hazineye, kullanım hakkı Orman Yönetimine ait olacağından aralarında zorunlu dava arkadaşlığı vardır. Mahkemece davanın Orman Yönetimine yöneltilmesi dahili davalı olarak davaya dahil edilmesi için davacı vekiline 16.03.2016 tarihli celsede kesin süre verilmişse de davacı vekilinin ara kararını yerine getirmeyi reddettiğine dair 18.03.2016 tarihli dilekçe ile yazılı beyanda bulunduğu değerlendirilerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 24/09/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.