Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/1463 E. 2016/3702 K. 30.03.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/1463
KARAR NO : 2016/3702
KARAR TARİHİ : 30.03.2016

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı vekili tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
Ret talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı vekili tarafından sunulan dilekçede özetle; […mahkemece gerçek dışı iddialarla ilgili açtıkları manevi tazminat davalarının “basın hürriyeti gösterilerek reddedildiği, iktidar partisi mensubu bir siyasinin açtığı manevi tazminat davalarının ise, gerçek dışı iddiaların kişilik haklarını zedeleyeceği gerekçe gösterilerek kabul edildiği, aynı gerekçelerle yapılan başvurulara ilişkin verilen iki ayrı tedbir kararının ve manevi tazminat davasının gerekçesi ve iki yılı aşkın süredir iktidar partisi mensupları ve bir kısım medya kuruluşlarının sistematik olarak müvekkilini karaladığı gözönünde bulundurulduğunda, kararı veren hâkimin tarafsızlığından şüpheyi gerektiren önemli bir sebep olduğu…] gerekçeleri ile reddi hâkim talebinde bulunmuşlardır.
Reddedilen hâkim tarafından, istemin reddinin gerektiği yönünde görüş belirtilmesi üzerine, dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hâkim talep eden vekilin vekâletnamesinde, reddi hâkim talebine ilişkin özel yetkisinin bulunmadığı gerekçesi ile reddi hâkim talebinin usûlden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyayı inceleyen merci tarafından dosya içerisinde özel yetkili vekâlet olmadığından, reddi hâkim talebinin usulden reddine karar verilmiş ise de; karar tarihinden sonra özel yetki içeren vekâletname dosyaya sunularak eksiklik tamamlanmış olduğundan mahkemenin ret gerekçesi ortadan kalkmıştır. Hâkimin reddi için ileri sürülen sebepler işin esası yönünden temyiz sebebi olup, HMK’nın 36. maddesinde sayılan sebeplerden olmadığından, sonuç olarak talebin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu nedenle, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile gerekçeleri bakımından yanılgılı, sonucu bakımından doğru olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 30/03/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.