Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/14249 E. 2019/4410 K. 25.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/14249
KARAR NO : 2019/4410
KARAR TARİHİ : 25.06.2019

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Çekişmeli …mahallesinde bulunan 108 ada 2 parsel sayılı 270,86 m2 yüzölçümündeki taşınmaz belgesizden arsa niteliğinde davalı … kızı …adına tespit edilmiştir.
Davacı Hazine vekili, dava konusu taşınmazın öncesinin orman olduğunu, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden bulunduğunu, ayrıca özel mülkiyete konu olamayacağını ve zilyetlikle mülk edinme koşulları gerçekleşmediğini ileri sürerek tespitin iptali ile taşınmazın Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu ve davalı lehine zilyetlikle edinme şartlarının oluştuğu gerekçesiyle davanın reddi ile …mahallesinde bulunan 108 ada 2 sayılı parselin tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz davasıdır.
Taşınmazın bulunduğu yörede ilk tesis kadastrosu 1960 yılında yapılmıştır. 2014 yılında orman kadastro çalışmaları yapılmış ve taşınmaz 11/8/2014’te orman sınırları dışına çıkarılmıştır. Dava konusu taşınmaz 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmalarında davalı adına tespit edilmiş, askı süresinde dava açıldığından kesinleşmemiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu, 1968 tarihinde seri bazda yapılan tahdide göre orman sınırı dışında bırakıldığı anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 25/06/2019 günü oy birliği ile karar verildi.