Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/14043 E. 2019/4891 K. 17.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/14043
KARAR NO : 2019/4891
KARAR TARİHİ : 17.09.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Çekişmeli….. 23 parsel sayılı 7.374 m² yüzölçümündeki taşınmaz, davalı adına tapuda kayıtlıdır.
Davacı … Yönetimi, 27/02/2013 tarihli dilekçesiyle, taşınmazın kesinleşmiş orman sınırları içinde kaldığı ve eylemli orman olduğu iddiasıyla dava açmış; tapu kaydının iptalini ve elatmanın önlenmesini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptaline ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, elatmanın önlenmesi isteminin reddine karar verilmiş; hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 02/04/2015 gün ve 2014/8278 E. – 2015/248 K. sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Mahkemece, kesinleşen orman kadastro haritasının yöntemince uygulanması sonucu, çekişmeli taşınmazın, uzman bilirkişi raporunda (A) harfi ile işaretli 6.835 m² yüzölçümündeki bölümünün kesinleşen orman sınırı içinde kaldığının doğru olarak belirlendiği ve bu bölümün orman niteliğinde Hazine adına tesciline karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ancak, çekişmeli taşınmazın (B) harfi ile işaretli 385,96 m² ve (C) harfi ile işaretli 152 m2 yüzölçümündeki bölümleri yönünden verilen hüküm, dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
Uzman bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmazın (B) harfi ile gösterilen bölümünün kesinleşen 2/B madde alanında kaldığı, (C) harfi ile gösterilen bölümünün ise hem orman sınırının hem de 2/B sınırının dışında yer aldığı, eylemli durumda % 15-20 eğimli olup tamamı üzerinde tam kapalılıkta 10-12 yaşlarında meşe, kayın ve kestane ağaçlarının bulunduğu açıklanmış; yerel bilirkişiler de, taşınmazın sahipleri şehre göç ettiğinden taşınmazın ekilmediğini bildirmişlerdir. Ağaç yaşı dikkate alındığında, özel mülk olarak tapuda kayıtlı bir yerin, tarımsal faaliyette bulunulmaması nedeniyle sonradan orman ağaçlarıyla kaplanması, taşınmazı hukuken kamu malı haline getirmeyecektir.
O halde mahkemece, (B) bölümünün kesinleşen 2/B sahasında kaldığı gözönünde bulundurularak Hazine davaya dahil edilmeli ve orman sınırı dışında kalan (C) harfi ile gösterilen bölümü ile 2/B niteliğindeki (B) harfi ile gösterilen bölüme ilişkin olarak Orman Yönetiminin davasının reddine karar verilmelidir.” denilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyularak Hazine davaya dahil edilmiş, davacının davasının kısmen kabul kısmen reddine 10/02/2014 tarihli raporda (A) harfi ile gösterilen 6835,047 m² kısmın tapu kaydının iptaline ve orman vasfıyla Hazine adına tesciline, fazlaya ilişkin talebin ve men’i müdahale talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede, 1947 yılında 3116 sayılı Kanun hükümleri gereğince yapılmış orman kadastrosu, 1982 ve 1990 yıllarında kesinleşen, sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu, aplikasyonu, 2. madde ve 2/B madde uygulaması ile 1967 yılında yapılan genel arazi kadastrosu vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/09/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.